Günümüzde Müslüman Gençliğin Vazifeleri
Yusuf el-KaradaviGünümüzde Müslüman Gençliğin Vazifeleri Gönderileri
Günümüzde Müslüman Gençliğin Vazifeleri kitaplarını, Günümüzde Müslüman Gençliğin Vazifeleri sözleri ve alıntılarını, Günümüzde Müslüman Gençliğin Vazifeleri yazarlarını, Günümüzde Müslüman Gençliğin Vazifeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnanç, şeriat, ahlak, medeniyet, kültür ve hayat düzeniyle İslâm'ı benimseyen bir devlete sahip olmak istiyoruz.
Bedeninin üzerinde hakkı var, ailenin üzerinde hakkı var, seni ziyaret edenlerin üzerinde hakkı var, toplumunun üzerinde hakkı var ve Rabbinin üzerinde hakkı var. Öyleyse her hak sahibine hakkını ver. Hayatın, Müslüman'ın koruması gereken bir dengesi vardır; çünkü bu denge İslâm'dandır. Ancak bununla Müslümanların davranışları ve amelleri istikamet bulabilir.
Hiç şüphesiz müstakim davranış, müstakim kavrayışın meyvesidir.
Ancak gençler, Muhammedi mesaj nedir bilmiyorlar. Muhammedi şahsiyetin muazzam yönlerini bilmiyorlar. Rasululah (sav)'in dünyaya neler getirdiğini bilmiyorlar. Dizinin dibinde yetiştirdiği bu nesli, özelliklerini ve niçin kendisinden sonra gelen nesiller arasında en seçkin olduklarını bilmiyorlar. Batının ancak iğne deliğinden aydınlığı görebildiği zamanlarda, İslam'ın inşa ettiği Rabbani, insânî, cihanşümul ve ahlaki etkenlerle bütünleşen İslâm medeniyetini bilmiyorlar.
İslâm, insanın karanlıkta yürümesini, başkasının kafasıyla düşünmesini veya bir kahin ya da dolandırıcı bir adamın peşinden yürümesini kabul etmez.
Bilakis, kalbi yatışıncaya kadar şüpheye düştüğü her iş hakkında delil sorma hakkına haiz olarak, İslâm'ı açık delillerinden öğrenen ve basiretle kavrayan bir Müslüman birey ister.
Hükmü deliliyle birlikte bilen bir Müslüman birey... Nitekim ilim, hakikati deliliyle bilmektir.
İslâm'ı idrakte iyi bilmemiz gereken husus ise, İslâm'ı saf kaynağından alıp, Allah'ın kitabı ve Rasulünün sünnetine başvurarak, en hayırlı asırda yaşayan sahabe ve tabiunun anlayışına uygun biçimde İslâm'a müracaat etmemiz gerektiği meselesidir. Onların katıksız bir İslâm anlayışı vardı. İslâm ruhunun idraki... İslâm uğruna kat ettikleri yol, en iyi ve en güvenilir yoldu. Şaibeler İslâm'a bulaşmadan, onu kirletip bulanıklaştırmadan önce ilk kaynaktan ders almaya özen göstermemiz gerekmektedir.
Bir dönem insanlar İslâm'a ait olmayan şeyleri İslâm'a kattı. İslâm'dan olmayan bir takım yabancı unsurlar İslâm'a girdi. Böylece onun güzelliği bozuldu, berraklığı çamura battı. Bidatlar yayıldı. İnsanlar, "Bidat-ı Hasene" adıyla ve "Hayrın ziyadesi hayırdır" sloganı altında, Allah'ın kitabında indirmediği şeyleri İslâm'dan kabul eder oldu.
Hz. Peygamber (sav), dinde ilaveyi yasaklamıştır, nitekim ilaveyi kabul eden, eksilmeyi de kabul eder. Kamil olan, ne ilaveyi ne de eksilmeyi kabul eder. Allah (cc), dinini tamamlamıştır, kimseden ziyade kabul etmez. "Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı seçtim."
Dine ziyade getirmek isteyen kişi sanki Allah (cc)' düzeltiyor ve dinin nakıs olduğunu iddia ederek, onu tamamlamak istiyor.