Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Güz Gelmeden

Selçuk Baran

Güz Gelmeden Gönderileri

Güz Gelmeden kitaplarını, Güz Gelmeden sözleri ve alıntılarını, Güz Gelmeden yazarlarını, Güz Gelmeden yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
·
Puan vermedi
"Burda düşlediğim hayatı bulacakmışım gibi bir duygu var içimde.Hatta belki mutlu bile olabilirim.Mutluluk diye bir şeyin var olmadığına inanmaktan vazgeçecek kadar hem de." . . . "Bazıları için hayat kolay olabilir.Ama hayatı kazananlar acı çekenlerdir.Acı bir terbiyedir.Ve yaşamak , insan olma yolunda verilen zorlu bir kavgadır.Zordur insan olmak evlat." Selçuk Baran , daha önce iki öykü kitabını okuduğum ve anlatım tarzını çok sevdiğim bir yazar. Bu sefer Güz Gelmeden adlı romanını okuma imkanı buldum ve gerçekten çok sevdim. Kitapta Yeşilçay' da bir sahil kasabasındaki insanların hayatlarına yakından tanıdık ediyoruz. Dönemin etkisiyle ayrışan insanları, varlıklı bir aile ve ailedeki üyelerin yalnız hayatlarını okuyoruz .Kitap kendi istek ve arzularını göz ardı etmiş ailesi için yaşayan bir genç kadını, travmalarla ve içindeki derin acılarla uğraşıp duran kendisine tutunacak bir dal arayan genç bir adamı, her şeyi geride bırakarak olmak ve yaşamak istediği yer olan Yeşilçay 'a dönen bir avukatı ve daha birçok farklı ruhu içinde barındırıyor. Romanda en çok sevdiğim şeylerden biri de her karakterin çok değerli ve derin hikayesi olması. Her bir karakterin hissettirdikleri farklı şeyler ve bu okumayı daha keyifli kılıyor. Yalnızlığın , iletişimsizliğin çokça ön planda olduğu bir roman . Karakterler birlikte vakit geçirmiş olsalar bile kendi içlerinde gizledikleri sorunlarla uğraşan,yardıma ihtiyaçları olmasına rağmen bunu tercih etmeyen karakterler. Aşkın, dostluğun, kardeşliğin insanlarda yarattığı duyguları çok iyi hissettiren ve sürekli devam etmesini istediğim oldukça güzel bir romandı.
Güz Gelmeden
Güz GelmedenSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2019251 okunma
242 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Selçuk Baran'dan okuduğum üçüncü kitap ve kendisi ile uzunca bir süre görüşmeyeceğim. Karakterleri yine ustalıkla okuyuculara aktarmış ve bu sefer bizi normalden daha fazla üzmeye karar vermiş. Kitabı okulun kütüphanesinden ödünç alan 4.kişiymişim ve benden önce birisi belli ki oldukça manidar olan bir sayfada stresten yanlışlıkla kağıdı yırtmış. Yazar her seferinde yapboz parçaları gibi yansıttığı karakterleri ve olay akışındaki tutumlarını uyuşturmayı başarıyor ve inanılmaz bir realite oluşuyor. Ancak bazı yerlerde yazar, klişelerin içinden çıkamıyormuş gibi geldi. Romandaki babacan, bilge ve yaşlı adam örneğin. Veya Bozkır Çiçekleri romanında dikkatimi çeken öngörülebilir ve basit aşk klişesi...
Güz Gelmeden
Güz GelmedenSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2019251 okunma
Reklam
O bizim gibi değil. Hiç avunmaya kalkışmıyor. Avunmaktan nefret ediyor. Acısını çekecek çünkü, kendine güveniyor. Acı çekmekten başka çaresi yok
Sayfa 228Kitabı okudu
Eğer zaman tanırsan, insanlar, her şeylerini anlatırlar sana, yüklerinden kurtulurlar.
Sayfa 128 - AffanKitabı okudu
İdeoloji, sanat, politika, insanın yerine geçen her şey, insanı öldürüyor. Oysa insanlık adına ideoloji, insanlık adına sanat, insanlık adına politika yapılıyor. Ama sonra hepsi Frankeştayn gibi yaratıcısının iradesine boyun eğmekten vazgeçip, insanı yok etmeye başlıyor.
Sayfa 101 - Suat EnginKitabı okudu
Yeryüzündeki hiçbir varlık ötekine benzemez. Bir yaprak bile ötekine benzemez. Tanrı öyle olsun istemiştir. Ama insanı, kendi kendini denetleyecek, kısacası biraz da kendi kendini yaratacak biçimde dünyaya getirmiştir. Yeryüzünde büyük insanlar var: Peygamberler, başkomutanlar, vatan kurtaranlar, insanlığa hizmet eden bilim adamları... Küçük insanlar da var: Fener bekçisi Affan gibi. Ama hepsi yataklarını kazarlarken, amaçlarına ulaşırlarken aynı emeği harcarlar. Tıpkı büyük ırmaklarla küçük çayırlar gibi. Hepsi de sonunda denize ulaşırlar. Yollarında ilerlerken kimi zaman taşıp çevrelerine felaket getirirler. Ama tarlaların sulanmasına, barajların yapılmasına da yararlar. Büyük ırmakların hem yararları hem zararları büyüktür. Küçük bir dere, kendincedir. Zararı yoktur. O da işe yarar. Ne var ki büyüğü de küçüğü de sonunda büyük denize karışırlar, denizle bir olurlar. İnsanlar da öyledir. Yürüdükleri yolda kimi zaman hırçın, kahredici olurlar, kimi zaman yararlı. Sonunda varacakları yere varırlar, büyük denize, Tanrıya ulaşırlar.
Sayfa 78 - AffanKitabı okudu
Reklam
Tabii koyun gibi güdülmekten hoşlananlar da vardır. Çoban sopasını kaldırdı mı yola düzülürsün, çoban dur der, durur, çayıra yayılırsın. O, seni suya götürmezse, susuzluktan ölürsün. Sonra günü gelir, sesini çıkarmadan bıçağın altına uzanırsın
Sayfa 78 - AffanKitabı okudu
Ben her şeyden ne zaman vazgeçtim? Bir yerlerden döndüm sanki ve kimseleri bulamadım. Gidip gidip geri dönüyorum, kimse olmuyor. Yılmadan yürüyorum, trenlere, uçaklara, gemilere biniyorum; sonra, artık zaman doldu, diyorum, dönebilirim. Geri dönüyorum: Kimseler yok. Her dönüşte biraz daha eksiliyor şehir. Yollar bitiyor, telgraf direkleri, ağaçlar... Çıplak bahçelerde çöl ya da kutup rüzgârları...
Sayfa 242Kitabı okudu
Bugüne kadar Türkiye’de gerçek sağ parti kurulmamıştır. Sol gelirse sağ da gelecektir; birleşik kaplar yasası... Ben solcu değilim ama sağdan korkarım. Çünkü o her şeyi geriye çeker. Yokuş aşağı yuvarlanmak, yokuş yukarı tırmanmaktan çok daha kolaydır. Sol başaramaz, sağ başarır bu yüzden. O zaman vay halimize.
Sayfa 240Kitabı okudu
Çünkü babam bir kahramandı. Hayatı boyuncu bir kahraman gibi yaşamadı belki. Herhangi bir zavallıdan farkı yok gibi görünürdü ama kahramanlık taa içindeydi.
Sayfa 196Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.