Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hadis Usülü Hakkında

Hadis Usülü konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
10/10
1 Kişi
2
Okunma
1
Beğeni
517
Görüntülenme

Hakkında

Geçen asırda Hindistan’da, kendilerini ehl-i hadis diye isimlendiren bir ses yükseldi. Bu grup birçok meselede hadisi şeriflere muhalefet ediyordu. Ayrıca, mezhep imamlarını taklit etmeyi reddedip, Hanefi fıkhının yanında İmam Ebû Hanîfe’ye de dil uzatıyorlardı. Dönemin önde gelen âlimleri bu sahte iddiaları reddetmek için harekete geçtiler ve bu iddiaları birçok eserle çürüttüler. Bu amaçla telif edilmiş kitapların en güzeli, ilim talebelerine el kitabı olarak hazırlanan elinizdeki kitaptır. Müellif, ulaşabildiği bütün hadis kitaplarını dikkatlice inceleyerek unutulan ve dağınık kalan kâideleri bulup düzenlemiş ve istifademize sunmuştur.
Çevirmen:
Selman Keleş
Selman Keleş
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 6 dk.Sayfa Sayısı: 392Basım Tarihi: Şubat 2020Yayınevi: Takdim Yayınları
ISBN: 9786058062177Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Zafer Ahmet el-Osman et-Tehanevi
Zafer Ahmet el-Osman et-TehaneviYazar · 3 kitap
5 Ekim 1892 (13 Rebîülevvel 1310) tarihinde Diyûbend’de (Deoband) doğdu. İlk öğrenimini buradaki Dârülulûm Medresesi’nde tamamladıktan sonra ilmî ve tasavvufî kişiliğini şekillendirecek olan dayısı, şeyhi ve hocası Hakîmü’l-ümme Eşref Ali Tehânevî’nin yanına Tehânebihûn’a (Thana-Bhawan) gitti. Burada dayısının kurduğu İmdâdü’l-ulûm Medresesi’nde Arapça okudu ve temel eğitimini aldı. Ardından dayısı onu yine kendisinin Kanpûr’da (Cawnpore) tesis ettiği Câmiu’l-ulûm Medresesi’ne yerleştirdi. Bu medresede fıkıh, usûl-i hadîs ve tefsir dersleri aldı; Kütüb-i Sitte ile Mişkâtü’l-Meṣâbîḥ’i okuduktan sonra Sehârenpûr’daki Mezâhirü’l-ulûm Medresesi’ne geçti. Burada Ebû Dâvûd’un es-Sünen’ine Beẕlü’l-mechûd adıyla şerh yazan Halîl Ahmed Sehârenpûrî’nin hadis derslerine devam etti ve kendisinden icâzet aldı. Söz konusu medresede mantık, geometri ve matematik dersleri alarak öğrenimini tamamladı. Henüz on sekiz yaşında iken bu medreseye hoca tayin edildi ve yedi yıl boyunca fıkıh, usûl-i fıkıh, mantık ve felsefe okuttu. Ardından bir zamanlar talebelik ettiği İmdâdü’l-ulûm Medresesi’ne bu defa hoca olarak geçti. Bu medresede uzun yıllar hadis, tefsir ve fıkıh okutup fetva verdi, talebe yetiştirdi. Burada iken dayısının yönlendirmesi ve gözetimi altında İʿlâʾü’s-sünen adlı kitabın telifine başladı ve yirmi yıl boyunca bu eserin telifiyle meşgul oldu. Yine burada başka eserler de kaleme aldı. Bir süre sonra Birmanya’ya (Myanmar, Burma) gitti; burada iki yıl süreyle tebliğ ve irşad faaliyetinde bulunarak Tehânebihûn’a döndü, ardından Dakka’ya geçti. Dakka Üniversitesi’nde hadis, fıkıh ve usûl-i fıkıh okuttu, bir müddet sonra el-Medresetü’l-âliye’ye başmüderris tayin edildi ve sekiz yıl bu görevde kaldı. Bu arada el-Câmiatü’l-Kur’âniyyetü’l-Arabiyye’yi kurdu. Ardından Batı Pakistan’a geçti ve Haydarâbâd’a bağlı Eşrefâbâd’daki Dârü’l-ulûmi’l-İslâmiyye’de başmüderrislik yaptı, daha çok hadis öğretimiyle meşgul oldu. İlerlemiş yaşına ve geçirdiği hastalıklara rağmen Aralık 1974’teki vefatına kadar hadis okuttu. Tehânevî, Hint alt kıtasının her zaman hareketli olan bilimsel atmosferinde aktüel meselelerle de yakından ilgilenmiş, bunlarla ilgili görüşlerini eserlerinde ortaya koymuştur. Gerek İʿlâʾü’s-sünen’de gerekse diğer eserlerinde müslümanların güncel sorunlarını ele alıp bunlara çözümler üretmiş, Ebü’l-A‘lâ el-Mevdûdî ile mektuplaşarak onun bazı fetvalarına itiraz etmiştir.