Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk Modernleşmesi ve Feminizm

Halide Edib

Ayşe Durakbaşa

Halide Edib Sözleri ve Alıntıları

Halide Edib sözleri ve alıntılarını, Halide Edib kitap alıntılarını, Halide Edib en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Milliyetçiler, Türk kadınlarının harem duvarları içine hapsolmuş, erkeklerin kölesi olan hatta sırf erkeklerin hazlarını tatmin için yaşayan, ezilen kadınlar olarak resmedilmesinden hoşlanmıyorlardı."
Sayfa 210 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Modernist devletle özleşmiş Türk aydınları için bu devletin kültürel modelinin önemli unsurlarından biri 'kadınların kurtuluşu'ydu."
Sayfa 119 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Kültürlerarası yolculuk, kendi kültüründen farklı bir kültürde yaşamak, kadınlar için, kültürel farklarını geliştirme ve her iki kültürün baskıcı etkilerinden kendilerini kurtarma potansiyellerini kullanmaları açısından en iyi fırsatı sağlar. Böyle bir deneyim, kadınlar için, genellikle hayatları üzerinde daha fazla kontrol kazanmaları ve yapmak istediklerini seçmek için daha büyük bir özgürlüğe kavuşmaları anlamına gelir."
Sayfa 43 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
"Bir Osmanlı sınıfı var ki çoğunluk erkekler tarafından ihmal edilir: Osmanlı kadınları. Cesaret, ümit ve mukavemet sizinle olsun, kardeşler. Biz tahta perdeler arkasındaki kızkardeşleriniz, dostlarınız, analarınız, bizler sizlerle birlikteyiz, cesaretli ve soğukkanlıyız. ... Ya vatanımızı kurtaracağız ya da sizinle birlikte hep beraber öleceğiz."
Sayfa 108 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Biz ki 'saçı uzun aklı kısa' diye erkeklerin hande-i istihzasına hedef olmuş bir taifeyiz. Bunun aksini ispat etmeye çalışacağız. Erkekliği kadınlığa, kadınlığı erkekliğe tercih etmeyerek, şâh-râh-i sa'y-u amelde (çalışmanın doğru yolunda) mümkün olduğu kadar payendâz-ı sebât (ayak direten) olacağız" Şükûfezar Dergisi- Arife Hanım (1886)
Sayfa 104 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Batılılar doğunun evlerinden söz açılınca hoş olmayan, çirkin hikâyeler duymak isterler. Bütün bunları işlerinden kovulmuş mürebbiyeler ve peralı hanımlar uydurup yaymıştır. Bu kişiler, geçmelerine izin verilen kapının arkasında olan bitene çirkin bir biçim ve ruh vermiştir."
Sayfa 203 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Dağılan bir imparatorluğun ve Türk milletinin doğuş sürecinin dinamikleri Halide Edib'i aynı anda hem milliyetçi hem de bir feminist olmaya yöneltti."
Sayfa 29 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Şinasi ve Namık Kemal gibi edebiyatçılar, Tasvir-i Efkar gazetesinde 'uyrukların egemenliği', insan hakları ve vatanseverlik gibi yeni fikirleri geliştirdiler. Osmanlı edebiyatında da cariyelik, görücü usulü evlilik ve çok eşlilik yüzünden kadınların ezilmesi temaları, bir toplumsal eleştiri aracı haline geldi. Osmanlı aile hayatının yeri değerlendirilirken, bir bütün olarak toplumun ilerlemesi ve kadının statüsünün yükselmesi için kadınların eğitim görme hakları savunuldu."
Sayfa 97 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
KADINLARIN ÖZGÜRLEŞMESİNİ IÇİN MODERNİST PARADİGMALAR
Feminizm, kadınların, çeşitli toplumsal rol ve işlevlerde hareketliliğini savunur. Kadınların modern hayatın bütün alanlarına erkeklerle eşit olarak katilabilmelerini savunduğu ve modern dünyanın "özgür" bireyleri olmalarını engelleyen sosyal kısıtlamalara, geleneğin zincirlerine karşı mücadele ettiği için modernist bir harekettir.
"Bugün Türkiye'de kadınların tarihini inceleyenlerin çoğu şu konuda hemfikir: Tek parti döneminde devlet; eğitim, giyim-kuşam ve medenî hukuk alanındaki modernleşme reformları aracılığıyla kadınlara sosyal ve politik haklar kazandırıp onların toplumdaki statülerini önemli ölçüde değiştiren hukukî düzenlemeler yaparken kadınlara kendi taleplerini ifade edecek pek fazla alan bırakmamıştı."
Sayfa 19 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Günlük dilde 'kadın' aşağı bir statyü gösterir, çünkü terim doğrudan doğruya birincil olarak 'cinsiyet statüsü'ne ilişkindir. Böyle bir anlam kristalleşmesine en iyi örnek, 'kadın'ın 'temizlikçi' anlamında kullanılmasıdır; burada, cinsiyet statüsü hizmetçi/temizlikçi statüsüyle eşlenmektedir. Evin sahibesi kadına 'hanım' denir. Böylelikle, 'hanım' dendiği zaman cinsiyet statüsü, sosyal statü biçiminde bir anlamda gizlenir; 'kadın' dendiği zaman, hem bir cins grubu hem de 'temizlikçi kadın' kastedilerek düşük sosyal statü öne çıkar."
Sayfa 16 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
TÜRKİYE'DE FEMİNİZM ÜZERİNE GÖZLEMLER
Türkiye'de, 1990'larda kadın incelemeleri alanında yeni araştırma imkanları doğdu; oysa 1980'li yıllarda, bu alan, yalnızca, tartışma grupları, yayınlar ve Batı kaynaklarda çeviriler yoluyla kadın konusunu popülerleştiren birkaç feminist grubun gündemindeydi.
"Benim gibi, İngiltere'de kadın özgürlüğünün kadınların liberal bir Hükümete karşı yürüttüğü çok çetin bir mücadeleyle elde edildiğini görmüş bir kimse için, Türkiye'deki kadınların özgürlüklerinin, onlar talep etmek zorunda kalmadan verildiğini ve bu özgürlüğü baştaki yöneticinin sağladığını görmek doğrusu bir garip oluyor. Gerçekten, kadın hareketinin başı, 'kadın haklarını' tanımlayan kişi Gazi'dir. " Ankara'da Bir İngiliz Kadın Ellison
Sayfa 214 - İletişimKitabı okudu
"Heidegger'e göre, hakikat sessizlikte veya sözler arasındaki boşluklarda bulunur."
Sayfa 44 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor