Dr. Thomas More, insan ruhunu ölçen bir tür stetoskop yaratıyor ve bununla, insanoğlunun ruhsal hastalıklarını tedavi etmek üzere unutulmaz bir serüvene atılıyor.
Bir tür spekülatif ya da bilimsel kurgu olan Harabelerde Aşk’ta, Ütopya’nın yazarı Sör Thomas More’un soyundan gelen ve onun adaşı olan ana karakter, Louisiana’da, adı manidar bir biçimde Paradise (Cennet) olan küçük bir kasabada yaşamakta ve psikiyatr olarak çalışmaktadır. Zaman içinde, 1960’ların sosyal akımları mantıksız aşırılıklara ulaştıkça, A.B.D. sağ ve sol, siyahî ve beyaz arasında giderek daha çok bölünmüştür. Toplum parçalanmaya başlamıştır ve More dışında hiç kimse bunun farkında değil ve umursamıyor gibidir. Diniden uzaklaşmış bir Katolik, bir alkolik ve zampara olan More, toplumun yavaş yavaş dağılmasının temelinde yatan zararlı ruh hallerini teşhis ve tedavi edebilen, Ontolojik Sapma Ölçer adını verdiği bir cihaz geliştirir. Ancak yanlış ellere düşmesi halinde bu cihaz sorunları daha da vahim bir hale getirebilmektedir. More’a bir Nobel Ödülü kazandırmaya azmetmiş bir hükümet görevlisi, cihazı kendi emelleri için kullanmaya çalışırken, More bir felaketi önlemeye çabalar.
Harabelerde Aşk, din, cinsellik, tıbbi ve bilimsel etik, ırksal ilişkiler gibi alanlarda Amerikan toplumunu inceliyor ve hicvediyor. Percy’nin diğer birçok eserinde olduğu gibi, kahraman yabancılaşma ve varoluşçu kuşkular yaşayan biri ancak bu esere daha eğlenceli bir hava katarken dünyaya belli bir mesafeden ve mizahi bir gözle bakma imkânı sunuyor.
Roman, her şeye rağmen aşkı, huzuru ve mutluluğu bulmanın mümkün olduğunu hissettiriyor bize soluk soluğa ilerleyen her bir sayfasında.
