Ayn Rand kafası gerçekten bambaşka. Onun düşünce dünyasına girebilmek, kitaplarını, felsefesini anlayabilmek; daha doğrusu onları sindirip, o düşüncelerin özüne inebilmek gerçekten uzun bir süreç ama bir o kadar da keyifli bir süreç.
Bu kitap, ilk gördüğünüzde hissettiğiniz gibi bir kitap aslında; yani göz korkutucu hem sayfa sayısı açısından hem de kitabın özüne inebilmeniz açısından. Konusu aslında hemen hemen her romandaki konular gibi olsa da karakterlerin hayat görüşleri, düşünce yapıları; hayatlarını, sosyal ilişkilerini, iş hayatlarını o kadar muazzam etkiliyor ki size bu süreçte bu karakterlerle kafayı yemek kalıyor. Nasıl ya diyorsunuz, bu ne inat, bu ne ego, bu ne kendini bilmezlik, bu nasıl karaktersizlik...
Kitabı hala tam olarak sindirdiğimi ve tam manasıyla anladığımı düşünmüyorum, çünkü gerçekten felsefi anlamda çok derin bir kitap. İnanıyorum ki birileri burdan böyle bir şey çıkıyor dese vay be derim onu kaçırmışım. Ama şu bir gerçek ki kitap sizi gerçekten çok etkiliyor. İyi okumalar...