Peki bu belirsiz, bu yarım, bu hızla değişen güvensiz dünyada ne yapacağız?
Sağlam tutamaklar bulacağız.
Seveceğiz; zeytin fidanlarını, sokak kedilerini, denizi, hikâyeleri, müziği, oyunları, dansı , lezzetli yemekleri, ağaçları, güzel yemeyi, çocukları öğrenmeyi, gülmeyi, gökyüzünü, bize bizi işe yarıyor hissettirecek işleri, evlerimizi, kendimizi ve sonunda mutlaka birilerini…Zorda olsa bir şeyleri gerçekten sevecek ve emek vereceğiz.