Bir insanın durumu mutluluğuna göre değerlendirilmek istenirse onu neyin sevindirdiğini değil, neyin kederlendirdiğini sormak gerekir. Kendi başına alındığında keder verici olan ne denli önemsiz ise insan da o denli mutludur; ufak tefek şeylere karşı duyarlı olmak için iyi durumda olmak gereklidir çünkü. Mutsuzlukta bu ufak tefek şeylerin ayırdına bile varamayız.
Hayata olan tutku, yaradılışımızın mutlak özüdür; hayat, olumlu içsel değerlerle egemen kılınırsa, bıkkınlık kesinlikle söz konusu olmaz : Salt varoluş, bizi tatmin etmeye kafi gelir, böylece başka hiçbir şeye gereksinim duymayız...