Howards End
E. M. ForsterHowards End Gönderileri
Howards End kitaplarını, Howards End sözleri ve alıntılarını, Howards End yazarlarını, Howards End yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İnsan, kendi duygularının gerçekliğinden başka bir şeyden emin olamaz."
Hayat bazen sadece hayat, bazen de bir tiyatrodur ve insan bunları birbirinden ayırt etmesini öğrenmelidir.
kitabın son cümlesi
Helen heyecanla, "Tarlayı biçtiler," diye haykırdı. "Büyük çayırı! Sonuna kadar seyrettik, hasat hiç görülmediği kadar bereketli olacak bu sene!" WEY
Sayfa 424
Bir kadın ve iki erkek; cinsiyetler arasındaki büyülü üçgen ortaya çıkmıştı: Bir başka erkeğin çekebileceği dişi karşısında erkeğin kalbinde kıskançlık duygulan uyanmıştı. Aşk, der dünya nimetlerinden el etek çekmiş kişi, hayvanlarla olan utanç verici akrabalığımızı ortaya çıkarır.
Sayfa 180
"Bana göre iki şeyden biri açık: Ya Tanrı İngiltere ve Almanya için ne istediğini bilmiyor ya da bu insanlar Tanrı'nın ne istediğini bilmiyor." Tatsız küçük bir kız, ama on üçünde insanların çoğunun ömür boyu anlamadığı ikilemi kavramıştı. Zihni bir yürek gibi atıyor, her geçen gün daha esnek, daha güçlü bir hal alıyordu. Vardığı sonuç şöyle oldu: insanoğlu, bilinmeyene, herhangi bir organizmadan daha fazla yanaşır. Bu yargıdan bir daha hiç şaşmayacaktı
Sayfa 37
Doğruyu söylemek gerekirse Helen bir kişiye değil, aileye aşık olmuştu.
Sayfa 29
Hayat bazen sadece hayat, bazen de bir tiyatrodur ve insan bunları birbirinden ayırt etmesini öğrenmelidir.
Sayfa 7
Bu küçük olay, aslında, üç kadını sanılabileceğinden daha fazla etkilemişti. Bütün olası dünyaların en iyisinde her şeyin mükemmel olmadığını; zenginlik ve sanat üstyapılarının ardında şemsiyesini geri alan, ama bir adres ve isim bırakmadan çekip giden kötü beslenmiş bir çocuğun uzaklaşmakta olduğunu hatırlatırcasına bir gulyabaninin ayak sesleri kulaklarında çınlamaya devam ediyordu.
Sayfa 55
Evlerin, tıpkı çeşitli insan kuşaklarınınki gibi, kendilerine has ölüm tarzları vardır; kimileri hayaletler kentinde dirilmek üzere hazin bir gümbürtüyle yıkılır, kimileri sessizce; kimilerinin de bedeni yerle bir olmadan önce ruhu kayıp gider
Sayfa 317
Margaret sustu. Teyzesi neden gitmesi gerektiğini anlamıyorsa, ona açıklayacak değildi. "Kız kardeşimi çok seviyorum, hayatının bu kritik anında yanında olmak istiyorum," demeyecekti. Şefkat tutkudan daha ağzı sıkıdır ve daha incelikle dile getirilir. Bir erkeğe aşık olsaydı, o da Helen gibi aşkını damdan dünyaya ilan ederdi, ama sadece bir kız kardeşi seviyordu ve bunu sessizce, sempati diliyle ifade ediyordu.
Sayfa 13