Allah'ın görmek için yarattığı gözü nasıl da görmemeye mahsus bir alet haline getirebiliyorsun? Ve sen bu sesi, bizim sesimizi, yankıları güneşin ateş fıkırdağında ıslık çalan sesimizi duymuyorsun!
Sen kimsin ???
...İsmet İnönü, zamanına göre dindar ve zamanına göre dinsiz görünmekten başka hiçbir rolü olmamış bir mürailik ve münafıklığın mensubu, korkunç bir Allahsızdır.
Siz, her vasıf dışı sefil mahlûklar!!!
Bu memlekette irtica bir tarafta dursun, zahiri müdafaa cesaretinin bile yerinde yeller estiğine tek hüccet siz! Öldürdüğünüzü sandığınız mukaddesatın, muazzez bir başvekil sayesinde nabız sesi vermesini, inkilap tahripçisi atom bombasına döndüren siz.Bizzat ve bilfiil zamanı kokutan, zift ruhlu küfür yobazı ve inkâr mürtecii, siz!...
Biliniz ki, bir gün Allah'ın gazabına uğrayacak ve küf yuvası yüreğinizi ağzınıza getirecek tecelliye kavuşacaksınız !!!
"NAZIM’A İLK VE SON HİTAP
Nâzım Hikmet!
Nafile çabalıyorsun.
Sana kızmıyorum. Kızmayacağım.
Hiçbir operatör, ameliyat masasından kendisini yumruk-
layan kanserliye, hiçbir gardiyan, parmaklığı içinden kendi-
sine deli diye bağıran çılgına, hiçbir hâkim darağacı önünde
küfürler savuran mahkûma kızamaz.
Ben kendimi, ne kanser operatörü, ne deli gardiyanı, ne
de ağır ceza hâkimi şeklinde görmüyorum. Fakat görüyo-
rum ki her hareketim, seninle hiç de alâkadar olmadığı hal-
de, ciğerine neşter gibi saplanıyor, seni delilerin parmaklığı
gibi bir azap çerçevesine hapsediyor ve başının üstünde ip
varmış gibi kudurtuyor. Beni, doktor, gardiyan ve hâkim
şeklinde gören sensin! Senin bu halini sezer sezmez artık
sana kızmıyorum. Merhamet ediyorum."