İbni Sina için, felsefenin gayesi, insanın yapmaya gücü olduğu ölçüde bütün eşyanın gerçeğini anlamaktır.
Aristo'da benzer bir tarifinde felsefeyi, gerçeğin bilgisi olarak tanımlar.
İbni Sina'ya göre, her şeyin bir gerçeği (hakikati) vardır. Bu da onun "mahiyeti"dir.
Aynı şekilde, her şeyin kendine özgü gerçeği onun varlığından ayrıdır.
İbn-i Sina, akıl konusunda Eflatun'un idealizmi ile Aristoteles'in deneyiciliğini uzlaştırmaya, birleştirici bir akıl görüşü ortaya koymaya çalışmıştır.