İçkin bir etik tarafından ortaya konulan temel politik problem budur: İnsanlar, nasıl oluyor da sanki kurtuluşlarıymış gibi kendi esaretlerini ve köleliklerini arzulayan bir noktaya varabiliyor? Üstelik iktidardakiler, bizi eyleme kapasitemizden koparmaktan açıkça bir çıkar elde ederken. Başka bir ifadeyle, nasıl oluyor da gücümüzden, eyleme kapasitemizden koparılmayı arzulayabiliyoruz?