Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İdeal ve İdeoloji

Remzi Oğuz Arık

İdeal ve İdeoloji Sözleri ve Alıntıları

İdeal ve İdeoloji sözleri ve alıntılarını, İdeal ve İdeoloji kitap alıntılarını, İdeal ve İdeoloji en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bizim ideolojimizi dayadığımız' realitelerin başlıcası toprağımızdır. Bu kitabın başında etraflıca anlattığımız üzere, tarihi akışımızın gelip döküldüğü bu Anavatan, bizim milliyetçiliğimizin baş realitelerinden ve asıl hedeflerinden biridir. Başkasının vatanında gözümüz yoktur; fakat bu topraktan da bir zerresini fedâ edemeyiz, kumara basar gibi sergüzeştlerde harcamayız. Emeğimizin, ordumuzun, maliyemizin, iktisadımızın, siyasetimizin, mihveri; basit bir coğrafya iken Vatan haline getirdiğimiz bu topraklardır.
Türk milliyetçiliği kimseye yurdundan bir karış vermemeye ahteden, kimsenin vatanına gözdikmeyen özelliğiyle, bütün bu düşman âlemlerin ortasında tarihin diktiği bir müvâzene anıtıdır. Bu hususiyetin dayandığı temel: Türk milliyetçisinin herşeyden önce, herşeyin üstünde yurdunu, milletini sevmesidir. Biz, kimseden, kimsenin milletinden yurdundan nefret etmiyoruz. Sadece kendi yurdumuzu, kendi milletimizi sevmekle işe başlıyoruz. Bir madalyanın ters yüzü gibi nefretimiz ancak, herşeyden üstün tuttuğumuzu sevmeyeni, tehlikeye düşüreni vuracaktır: ve bu, bizim milliyetçiliğimizin belki en keskin vasfıdır.
Reklam
Yüzlerce yıl İmparatorluk içeriden, düşmanlar dışarıdan Türkiye'yi yedi. Buna rağmen; tarihimizin dönüm noktalarındaki böyük hareketlere dayanacak insan, para, enerji bulabildiysek, ve nihayet bugün siyasi yekpareliğini kazanmış bir vatan kurulabilmişse bunun sebebi: Türkiye'deki halkın yüzde yetmişbeşinin köylü, Türkiye topraklarının yüzde yetmişinin köy olmakta devamıdır.
İşte böylece, kendine yöneldiğimiz memlekete bakınca, onun halkını düşününce, bu vatanın dörtte üçünden fazlasını meydana getiren köyü ve karşımıza çıkan en büyük kıymet ve servet olan köylüyü bulmaktayız. Köy, Türkiyenin tarihinden sonra böyük gerçeği olan toprağı temsil etmekte; bu topraklara vatan, bize millet dedirten, elle tutabilir kıymetlerin kaynağını meydana getirmektedir. Bugün nüfus, kültür gibi milliyet unsurlarını barındran sığınak köy'dür. Bugünün milliyetçisi, işte böylece, tarihi ve tabii bir akışla köycü ,olmak zarüriyetindedir.
Bütün bu sebeplerledir ki, milliyetçilik ideolojisi üzerine kurulu duran şimdiki devletlerden hangisi milliyetçiliği red ve inkâr etmişse, ederse; karşısındaki milliyetçiliği coşturmuş; kendi intiharını hazırlamıştır.
Şehri besleyen nüfus, şehirleri tazeleyen enerji, şehri yaşatan asıl servet köydedir; derken burasının artan, büyüyecek olan bir (organizma) olduğuna, kendisinden artan her unsuru şehre vereceğine zaten inanıyoruz..
Sayfa 116Kitabı okudu
Reklam
Böyle zamanlarda devletler, durmaksızın kanun çıkarır. Şiddetli emirler, nehiyler birbirini kovalar ve dehşetlenir. Kanun ferdi her yandan sarmak derdine düşer. Halbuki kanun dehşetlenip şiddetlendikçe arzular, insiyaklar kamçılanmı uyandırılmış olur ve korkunç bir yılan mahşeri gibi kanunun ağlarını geçer durur, O derecede ki; emirler, nehiyler bizzat onları koyanlar, çıkaranlar tarafından tanınmamaya, parçalanmaya başlar.
Bu memlekette ahlâksızlığı gören, ondan tiksinen hattâ onunla çarpışmak istiyenler çoktur. Fakat dünyada türlü insanların bulunması, ahlâksızlığı önlememiştir. Ahlâksızlığı, Ahlâklı olanların ve aklâklı kalabilenlerin sayısını çoğaltmakla yenebiliriz.
Bizim kalan ve vatana layık olan insan, Türklüğün tâ kalbindedir.
Sayfa 123Kitabı okudu
«Köylümüz açtır, susuzdur. fikir, güzelden anlama, cemiyetle yaşama, sıhhat seviyesi çok aşağıdır, yeme, İçme, giyme, barınma ihtiyaçlarını ne suretle te'min edeceğini gelirini nasıl çoğaltıp içeride, dışarda satacağım bilmez.» «Köylülerimizin gözü pek kapalıdır; köylerine hiçte hizmet edemiyorlar; muasır değil, teceddüt içinde değildirler. Hele muasır medeniyetin icaplarına göre yaşamak akıllarında bile değil.» (1)
Sayfa 105 - Ülkü Mecmuası eski seri cilt1,2 sayı 6Kitabı okudu
Reklam
Köy sağlığı, köyün iymarı, köylünün yetiştirilmesi için ordu ile işbirliği nihayet köyün iktişatça müvazeneliğini önleyip devamlı müvazeneyi kuracak iş meselesi üzerinde yeniden durmak şarttır. Bu işleri de birgün, Ziraat, İktisat, Ticaret, Nafia, Münakalât, Milli Müdafaa Bakanlıklarının kuracağı ortaklaşa iş komüsyonu bir yandan; Sağlık, Mili Müdafaa, Maarif Bakanlıklarının kuracağı başka bir komisyon öte yandan halledecektir,
Sayfa 117Kitabı okudu
Çare? Siyasette adâlet, iktisatta: köylüyü kapitalizmin tesirinden kurtarmak, bankalar ve ufak tefek ziraat sanayii kurmak nihayet köyü sevdiren, istihsali sevdiren mektep meydana getirmek.
Sayfa 106Kitabı okudu
Bir insan, eyi bir âlim olur da mükemmel bir hayvan kalır; mükemmel bir vicdansız olur. Her milletin içinde dolaşınız, çevrenize bakınız: bilgin diye ünalan hangi insan yalnız bu bilim sayesinde en küçük bir insiyakı önliyebilmiştir?
Hattâ sadece toprağını ekebilmek, hattâ sadece bir kara ekmek bulabilmek için «borç para almak», köylünün sarılacağı tek yılandı. Bu parayı kendisine ne devleti ne de mahvolan soydaşları veremezdi: Kendini, idare etmek bahanesiyle, bu hale getiren soysuz kitlenin köle olduğu azınlıkların eline köylümüz, işte böyle kurbanlık koyun gibi düştü. Sözde bu metropolün sakibi olanların, dışardan bakınca herşeyleri yerinde, tamam görünenlerin toprağı hipotek altına girmiş; kendisiyle birlikte, veresiye alışverişe, hesapsız kitapsız ödeyişe kendini kaptıran köylüyü de sürüklemistir. Victor Börard'ın müthiş bir (soğukkanlılıkla anlattığı üzere, eğer 1908 meşrutiyeti daha 10 sene gecikse Türk Anadolu'nun baştanbaşa yabancı azlıklara hipotek edilmesi tamamlanmış bulunacaktı.
Sayfa 103Kitabı okudu
32 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.