Akşam olup müze kapanırken, okul gezisiyle gelen çocuklardan biri evine dönmemeye ve geceyi bu görkemli binada tek başına geçirmeye karar verir.Gün batınca, mitoloji kahramanlarının bulundukları galerideki heykeller hareketlenmeye başlarlar.Küçük Deniz’le kahramanlar kahramanı Herakles arasında bir sohbet ve arkadaşlık başlar. Birlikte yaşayacakları olağanüstü macerada hangisinin daha büyük bir cesaret örneği vereceğiyse belirsizdir.Deniz’in hayatını değiştirecek bu gece boyunca aile sırları ortaya dökülecek, sevginin, kıskançlığın, korkunun, cesaretin, dostluğun, dayanışmanın, kısacası tüm duyguların evrenselliği gözler önüne serilecektir.
Lyliane Adra ile Catherine Brillon’un kaleme aldığı ve Selçuk Demirel’in resimlediği İnanılmaz Bir Gecenin Hikâyesi, babası ve üvey annesiyle birlikte yaşayan yetişme çağındaki bir çocuğun, Deniz’in sorunlarına odaklanan, hayat kadar gerçek sımsıcak bir hikâye…
Lyliane Adra İkisi de özgürlükçü ve sorgulayıcı kişiliklere sahip Fransız bir anne ile Lübnanlı bir babadan Paris’te doğdu. Bu iki farklı kültür sayesinde, çocukluğundan itibaren, her olaya farklı açılardan bakılabileceğini öğrendi. Kişiliğinin oluşmasında, yaşantısını etkileyen ailevi, kültürel ve siyasi çalkantıların da önemli katkıları oldu. Seçtiği meslek, çok sayıda çocukla bir arada olmasını sağladı. Onlardan ve kendisinden güvenlerini esirgemeyen, hayatın horladığı diğer insanlardan hoşgörünün ve cesaretin ne olduğunu öğrendi içindeki yazma isteğini onlar körükledi.
Catherine Brillon 1951 yılında Kuzey Fransa’da doğdu. Uzun yıllar konuşma zorluğu çeken çocukların yanında ortofonist olarak çalıştıktan sonra, Belediye bünyesinde görev yapmaya başladı. İş yaşamındaki bu deneyimleri, çocukların okul ve aile hayatında yaşadığı zorluk ve sorunlarla ilgili bir hikâye yazma arzusunu daha da perçinledi
