Şiirin yakalayabildiğim bir dizesi "Gezip dolanmak ruhun devasıdır" şeklindeydi. Çok çok sevdim bu dizeyi. Tam da benim haletiruhiyemi ifade eden bir dize.
İranlılar mümkün olduğunca muhataplarına arkalarını dönmezler. Eğer herhangi bir şekilde arkalarını dönmek zorunda kalırlarsa da bu durumu çok zarif ve gönül okşayıcı sözlerle ifade etmeye çalışırlar. Bu arabada bile geçerli olabilir. Arabanın ön koltuğunda oturan kişi hafifçe arka koltukta oturana dönüp <Sana arkamı dönmek zorunda kaldığım için kusura bakma> der. Arkada oturan kişi de jestin altında kalmaz ve karşı jestte bulunur:
<Gülün önü arkası olmaz>
Bu defa öndeki kişi daha güzel bir söz söyleyerek arkadakini onore eder:
<Gülün arkasında bülbül oturuyor>
Bu güzel sözlerin bir de şiirsel bir dil Farsçayla söylendiği düşünüldüğünde, insanın üzerine bir hoşluk ve letafet çöküyor.