İslam'da Evlilik ve Mahremiyetleri
Osman Karabulutİslam'da Evlilik ve Mahremiyetleri Gönderileri
İslam'da Evlilik ve Mahremiyetleri kitaplarını, İslam'da Evlilik ve Mahremiyetleri sözleri ve alıntılarını, İslam'da Evlilik ve Mahremiyetleri yazarlarını, İslam'da Evlilik ve Mahremiyetleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Gazap hâlinden kurtulmak için...
1- Gazap hâli geldiğinde Hulûsu kalble Eûzübillâhimineşşeytânirracîm demelidir.
2- Erkek gazaplandığında kadın, kadın gazaplandığında erkek karısının gülerek burnunun ucundan tutarak Peygamberimizin yaptığı gibi yapmalıdır. Aişe validemiz gazaplandığı zaman Peygamberimiz Aişe validemizin burnundan tutarak Ayşecik ( Muhammedin Rabbi olan Allah'ım, benim günahımı bağışla, kalbimin gazabını dindir. Ve beni şaşırtacak fitnelerden koru de.) derdi.
3- Gazap hâli geldiğinde ayakta ise oturmalı, oturmakta ise yere uzanıp toprağın hakir ve zelil olduğunu ve ondan yaratıldığını hatırlayarak mahviyet göstermeli veya ayağa kalkmalıdır.
4- Bu hareketlerle de geçmezse soğuk su ile abdest almalıdır. Bir hadisi şerifte Peygamberimiz (S.A.V. ):
(Hiddet şeytandandır, şeytanda ateşten yaratılmıştır. Ateş ise ancak su ile söndürülür. Binaenaleyh, biriniz hiddetlendiğinde abdest alsın) buyurmuşlardır.
Ebu Nuaymın riayetiyle Diğer bir hadisi şerifte ise
(Gusletsin) yani yıkansın buyrulmuştur.
5- Şayet bunlarla da gazap hali geçmezse erkeğin evden çıkıp bir havayı değiştirmesi yerinde olur.
Peygamber Efendimiz hadisi şeriflerinde:
(Kuvvetli kimse demek, güreşte başkalarını yenen değil, ancak hiddet anında kendine hâkim olandır.) buyurmuşlardır.
(Kendi gazabını def edenlerden Cenabı Allah azabını ref ider, (kaldırır).
Sayfa 332
(Bir kimse hanımına buğz etmesin zira hoşlanmadığı huyları varsa ona mukabil memnun olacağı huyları da vardır.)
Sayfa 331 - (Riyazüssalihin: C1, S.251)
"İnsanların en kötüsü, ehli (ailesi) üzerinde çok baskı yapandır." buyurmuşlardır. Ashab dediler ki (Ya Resûlallah, kişi ehli üzerinde nasıl tazyik yapar.) Peygamberimiz buyurdu ki, "Adam evine girince karısı korkusundan titrer, evlâdı kaçar, evden çıkınca ise karısının yüzü güler, ailesi ferahlığa ve sevgiye kavuşur." buyurmuşlardır.
Sayfa 331
(Allah bana Hatice'den hayırlı bir kadın vermemiştir. Bütün insanlar inanmazken o bana inanmıştı. Her kez beni tekzip ederken O beni tasdik etmiş, insanlar benden kaçarken o beni malı ile desteklemişti. Ve Allah bana başka kadınlardan değil, ondan çocuk ihsan etmiştir.)
Sayfa 325 - İslamda kadın s.19
(Ve söz söylemek icab ettiğinde şer'a muafık maruf veçhile kalbinde fisk ve fücur hastalığı olanların tama'ını celp etmiyecek derecede söyleyin.)
Yani Eyy (ezvac- ı Nebii Mümine kadınlar,) Eğer siz vacibatı edâ ve mahremattan sakınmak suretiyle ittika etmek istersiniz size mahrem olmayan bir kimse ile söz söyleşmek icap ettiğinde sözünüzü yabancı erkeklere karşı ince ve latif surette tatlı söylemeyinki kalbinde masiyet hastalığı olan kimseler sizin sözünüzden gördüğü, letafet sebebiyle size tama etmesin ve şeran makbul olan sözü söyleyin. Lâkin söylediğiniz söz fitneye sebep olmasın. Yani cazibeli, yabancı erkekleri şüpheye düşürecek bir halde edalı ve naz ve istiğna ile söylemeyin, demektir.
Cenabı Hak bu ayette ezvac-ı mutahheratı ( ve Mümine kadınları ) masiyetten men ettiği gibi, masiyetin mugaddematından dahi men etmiştir. Çünki bir şeyin sebibinde o şeyn hükmü vardır. Biaenaleyh bir günah nasıl haram ise o günaha sebep dahi öylece haramdır.
Gerçi bu ayet ezvac-ı mudahharat hakkında nazil olmuşsa da Cenabı Hak bu ayetle bütün ehl-i imanın kadınlarına da indel iktiza yabancı olan erkeklerle söz söyleşmenin âdâbını beyan ettiği gibi kadınların sesleri dahi namehrem olup iktiza etmedikçe yabancı erkeklerle söz söyleşmek caiz olmadığına işaretle eh-li İslâmın kadınlarına bir ders-i edep vermiştir.
Sayfa 314 - (Hulasatülbeyan : C.12, S.49 -Ahzab /32)
(Kadın avrettir. Binaenaleyh evinden çıkınca şeytan onu gözetler ve ardına düşer.) Kadının Allah rahmetine en yakın zamanı, evinin derinliğinde içinde oturduğu zamandır.) buyurmuşlardır.
Sayfa 310 - (Tirmizi)
Hz. Aişe (R.A.) validemiz de şöyle anlatır. (Vallahi ben Allah'ın kitabını (Kur'anı) tasdik, onun indirdiğine iman bakımından Ensar kadınlarının daha faziletlisini görmedim. Nur suresindeki örtünme ayeti nazil olunca erkekleri kendilerine varıp Allah'ın indirdiği ayetleri okumaya başladılar, herkes bu emirleri zevcesine, kızına, hemşiresine ve bütün yakınlarına okuyordu. Kadınlardan hiç biri istisna edilmemek şartıyle - Allah'ın Kur'anında indirdiği emirlere uyarak - yünden veya pamuktan mâmul örtülerine büründüler ve sabah namazında Resülüllah'ın arkasında örtülerine bürünmüş olarak bulundular, sanki başlarında kargalar vardı.)
Başka bir ifadesi de şöyledir. (İlk büyük muhacir kadınlara Allah selâmet versin, Onlar tesettür ayeti inince en kalın örtülerini yarıp içine bürünmüşlerdi.)
Sayfa 303
Tesettürün meşruiyetindeki hikmet :
Bütün insanların kalplerinin rahatını, yekdiğerine karşı husumetten âzade olmalarını teminile fitne kapusunu kapamak, kadını efendisine raptederek aralarındaki muhabbetin devamını ve imtizacın esasını sağlıyarak gayrilerin ( süfehanın ) taarruzlarından kurtarmak, aile teşkilâtına intizam vermek. ( nesebi ziyadan ) muhafaza etmek, evlâdın terbiyesine ve dünyanın îmarına erkek dışarıdan, kadın içeriden çalışmaktır.
Sayfa 302
"Haya, ondur. Dokuzu kadınlardadır ve bir tanesi de erkeklerdedir."
(Feyzül Kadir: C.3, S.429)
"Haya ve iman biribirinin eşi ve yakınıdır. Biri kaldırıldığı zaman, öbürü de kaldırılır." buyrulmuştur.
Sayfa 288 - (Et -Terğib: C.3, S.400, H.11)