İslam Felsefesine Giriş
Muhsin Gerviyaniİslam Felsefesine Giriş Sözleri ve Alıntıları
İslam Felsefesine Giriş sözleri ve alıntılarını, İslam Felsefesine Giriş kitap alıntılarını, İslam Felsefesine Giriş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her ilim dalının uzmanı bir illetin ma’lullerini veya bir ma’lulun illetlerini bulmaya çalışır. Örneğin , doktorlar hastalıkların illetlerinin ne olduğunu veya hangi maddenin beden üzerindeki etkilerinin ne olduğunu bilmek için çabalarlar
Sayfa 105Kitabı okudu
Nefsini nitelikle hareket , hata kabul etmeyen huzurî bilgi ile algılandığı için hareketin en bariz türüdür.Örneğin, herkes kendi içinde bir şeye veya bir kimseye ilgi duyduğunu ve bu ilginin arttığını ya da bir şeye ve kimseye karşı olan nefret ettiğini ve bu nefretinin artıp azaldığını algılar .
Allah Teala ne cisimsiz ve ne de cismanîdir.Bu yüzden Allah Teala mutlak mücerrettir.
Varlığı başka bir varlığa bağlı olan ve o varlık olmadan tahakkuk bulmayan varlığa “ma’lul” ve bağımlı olunan varlığa da “illet”denilmektedir.
Eğer hatalı bir söz söylediysem sen ıslah et
Islah edicisin sen, ey sözün sultanı
Kimyager sensin ki değiştirebiliyorsun
Eğer kan deresi de olsa onu Nil'e çevirirsin
Bu tür minyatürlemeler senin işindir
Ve bu tür iksirler senin sırîarmdandır
Ey pak, eşsiz ve benzersiz Allah'ım
Elimizden tut ve günahlarımızı affet
Ve'l-hamdulillahi evvelen ve ahiren
Muhsin Gerviyanî
Hareketin süratinde artma veya eksilme olmazsa buna “sıfır hız” denilmektedir
Bizim gördüklerimiz aslında sinir sisteminde meydana gelen mikrofilm gibi küçük formlardır ve biz karineler ve nispet ölçümleriyle bunların gerçek miktarlarını elde ederiz .
Zira algı mutlak bir şekilde insan nefsinin fiilidir ve bunun duyu organlarına isnadı mecazi bir isnattır.
1- Temsil (Analoji): Bu, bir cüzden bir başka cüz'e harekettir. Yani birbirine benzeyen iki konuda, bu ko nulardan herhangi birinin hükmü biliniyorsa diğer bi linmeyen hükme de bilinen bu hükümle bir yargıya va rabiliriz, îki konunun birbirine benzerliğine dayanarak bilinen hükmü bilinmeyen için de kullanır ve o konu yu bilinen hükme göre ispat etmeye çalışırız. Örneğin, iki kardeşten biri akıllı ise ve bizler bu ikisinin birbiri ne benzerliğine dayanarak "diğeri de akıllıdır." der isek bu yaptığımız şey, mantıkî ıstılahla "temsil", fıkhî ıstılah ile ise "kıyas" olarak adlandırılır. Temsil, yakîn (kesin bilgi) için herhangi bir önem arzetmez ve bilim sel bir değeri yoktur. Zira açıktır ki sırf iki konunun birbirine benzerliği onların her şeyde ortak olduğu hükmünü doğurmaz.
İlahi failler arasında icat ediciye muhtaç olmayan faile “hakk fail” denilmektedir ve bunun tek mısdakı da Hakk Teala’nın mukaddes zatıdır.