Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Islâm'da Felsefe Akımları

İsmail Hakkı İzmirli

Islâm'da Felsefe Akımları Gönderileri

Islâm'da Felsefe Akımları kitaplarını, Islâm'da Felsefe Akımları sözleri ve alıntılarını, Islâm'da Felsefe Akımları yazarlarını, Islâm'da Felsefe Akımları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Düğüm...
- "El-Gazâlî "İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar!" hadîsini göz önüne getirerek, hayatı rüyâ, ölümü uyanıklık sayarak bir daha düşünmeye başladı. "Gözünden perdeyi kaldırdık, bugün gözün keskindir, her şeyi görebilir" (Kaf, 50/52) ayeti uyarınca, insan öldükten sonra şimdiki gördüklerinden başka birtakım nesnelerin görünür duruma geleceğini hatırladı. Bu gibi hatıralar nefsine bir düğüm bağladı. Bu düğümü çözmek için çareler aradı, ama düğümü çözecek bir yol bulamadı. Çünkü bu düğümün çözülmesi ancak delillerle mümkün olabilecekti."
Sayfa 178 - 179 EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
GÜVEN ve ŞÜPHE...
- "El-Gazâlî tam bir itimat aradığı hâlde, ne yazık ki, bunun kendisinden bucak bucak kaçtığını gördü. Kat'i bilgi için tam bir kıstas bulamadı. Kuşkuculuk (Hisbaniye) vadisine düştü, ruhî ve vaziyet olarak sofist oldu. Fakat sofistliği söz ve yazılarıyla ortaya koymadı. Bu durum iki ay kadar sürdü."
Sayfa 178 - EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
Reklam
AKLÎ ve HİSSÎ bilgiler...
- "El-Gazâlî önce kafasındaki bilgiler yığınını araştırdı. Hissî bilgilerle apaçık bilgilerden (bedihiyat) başkasına güvenmediğini gördü. teorik bilgiler diğer yanda kalmıştı. Bu ikisi üzerinde gereği gibi düşünmeye başladı. İlk olarak hislerden şüpheye düştü, hissî bilgilere güvenini yitirdi. Artık yalnız aklî bilgilere güveniyordu. Fakat biraz sonra aklî bilgiler konusunda da kuşkuya tutuldu. Artık apaçık (bedihi) bilgilere de güveni kalmadı. Çünkü aklî umdelerin güvenilirliğini ispatlayacak sağlam bir delil yoktu."
Sayfa 178 - EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
KALB GÖZÜ...
- "El-Gazâlî kesin bilgiyi elde etmeye çalıştı. Gözünde en zor şey gerçeği gerçek dışı olandan ayırmaktı. Bunun için her tehlikeye atılıyordu. Bu konuda "Gerçeği insanlarla bilme; gerçeği bil, gerçeğe sahip olanları da bilirsin!" umdesini izledi. El-Gazâlî, tehlikelerden kurtulmanın ancak görüş ve düşünce özgürlüğü ile mümkün olabileceğini, bilgi sürecinin ilk aşaması olarak kabul etti. Taklidi halkın boynuna asarak, ilim isteyenlere kesin biçimde yasakladı; buna karşılık düşünce ve akıl yürütmeyi (istidlâl) zorunlu kıldı. Düşünce özgürlüğü gerçeğe ulaşmanın zorunlu şartı idi. Fakat yeter şart değildi. Yeterlilik şartı kalb gözünün açık olması, kalbin saflaştırılması, arındırılması idi."
Sayfa 178 - EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
TAKLİD...
- "El-Gazâlî düşündü, taşındı, ölçtü, biçti, neticede bir taklidi diğer taklitten üstün tutmanın ahmaklık, avanaklık, şaşkınlık olduğu sonucuna vardı. Kalbinden taklid bağı çözüldü, bağlılık zinciri kırıldı; gerçek ve kat'i bilginin, şüphe ihtimali kalmayacak biçimde açığa çıkacak bir bilgi olduğunda, hiç kuşkusu kalmadı. Öyleyse kesin bilgiye ulaşmak için bütün bilgileri temelden kurmak gerekiyordu."
Sayfa 177 - EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
BİLGİ FORMU ve ÇEVRE...
- "El-Gazâlî çevresine baktığında dinlerdeki anlaşmazlığı, mezheplerdeki parçalanmayı gördü. Fırkalardaki bağnazlık, din ve mezhebe şiddetli bağlılık hep taklitten, içtimâî miras ve kökenden, başka bir deyişle ataların, büyüklerin ardından gözü kapalı biçimde gitmekten, anne, baba ve ailenin tesirinden, çevreye uymaktan ileri geliyordu. Bu, zihnin belli bir bilgi formuna sıkı biçimde bağlandığı, ondan son derece hoşlandığı ve kendisini kesinlikle koparamadığı bir durum oluşturuyordu."
Sayfa 177 - EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
Reklam
EBU HAMİD EL GAZÂLÎ...
- "El-Gazâlî, gençliğinden beri, yaratılışı gereği, gerçekleri öğrenmeye çok istekliydi. İnce anlamlara dalar, her şeyi bilme hevesinde bulunur, akaidin temellerini araştırır, mezhebin sırlarını keşfetmeye çalışırdı. Son derece zeki, son derece anlayışlıydı."
Sayfa 177 - EL-GAZÂLÎ, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
Dünyanı doğurduğu olaydan korkma. Olan şey sabit olmayınca ondan korkma. Bu bir dakikalık ömrü ganimet bil. Geçmişi düşünme gelecekten korkma.
Sayfa 170 - Ömer Hayyam, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
- "Ahirette Cennet, huri, kevser, şarap, süt, bal, şeker ırmakları var diyorlar. Saki, bunu anarak bana bir kadeh çakıştır. Bir peşin, bin veresiyeden iyidir."
Sayfa 169 - 170 Ömer Hayyam, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
Şarap ile otur ki Mahmud'un saltanatı odur. Saz dinle ki Davud'un şarkısı budur. Gelmişi geçmişi artık anma, Şimdiki hâli artık hoş geçir ki hayattan maksat budur.
Sayfa 169 - Ömer Hayyam, KİTABEVİ YayınlarıKitabı okudu
52 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.