İstanbul Sebilleri

İzzet Kumbaracılar

İstanbul Sebilleri Hakkında

İstanbul Sebilleri konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
7/10
1 Kişi
2
Okunma
Beğeni
177
Görüntülenme

Hakkında

Hem suyu, hem de yardımlaşmayı simgeleyen sebiller, bugün atıl kalmış, işlevini yitirmiş, tabiri caizse ruhunu kaybetmiş, aslını unutmuş cansız bedenlere benziyor. Tabii ki bu sebillerin suçu değil. 0 yüzden unutmuş yerine unutturulmuş, kaybetmiş yerine kaybettirilmiş demek gerek. Sebilleri de bu yardımlaşma ve su kültürünü de yaşatamayan insanlar. İstanbul Sebilleri, İstanbul'daki sebillerin listesini veren ve anlatan ilk kitap. Dahası, ardıllarının en büyük kaynağını oluşturmakta. Bu açıdan, yeniden yayımlanması çok önemli bir eksiği gideriyor. Suyun ve merhametin bol olduğu zamanları hatırlatıyor, kültürel varlıkların hor görüldüğü, acımasızca yok edildiği bir coğrafyada kendisinden sonrakilere çok önemli bilgiler bırakmış İzzet Kumbaracılar'ı da yad ediyor.
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 15 dk.Sayfa Sayısı: 150Basım Tarihi: 2008Yayınevi: Kapı Yayınları
ISBN: 9789944486873Ülke: TürkiyeDil: Türkçe
Reklam

Yazar Hakkında

İzzet Kumbaracılar
İzzet KumbaracılarYazar · 0 kitap
Araştırmacı-yazar (D. 9 Şubat 1873, Üsküp – Ö. 1937, İstanbul). Rüştiyeyi bitirdikten sonra Üsküp sancağı tahrirat kaleminde çalışmaya başladı. Kışova vilayet merkezinin Üsküp’e taşınmasıyla mektûbî kalemine mümeyyiz oldu (1888). Ardından Topkapı Sarayı Hazine-i Hümayun görevlileri arasına katıldı ve Enderunda eğitim gördü (1892). Daha sonra hazine-i hümâyun kapı çuhadarı (padişahın giyimi ile ilgili görevli) muavinliğine terfi etti ve “sanayi madalyası” ile ödüllendirildi (1895). Üstün başarısından ötürü rütbe-i sâlise unvanını aldı (1895). Bunun yanı sıra mâlul gaziler iâne (yardım) sergisinde görevlendirildi (1896). Almanya’nın Karakartal nişanı ile ödüllendirilerek rütbe-i saniyye sınıf-ı sânîsine yükseltildi (1899). Kapı çuhadarı muavinliği üzerinde kalmak şartıyla hazine-i hümâyun kayıt memurluğuna, ardından beşinci katipliğine getirildi. İran Devleti tarafından dördüncü rütbeden Şîr-i Hurşîd (1900), daha sonra dördüncü rütbeden Mecidiye nişanı ile ödüllendirildi (1904). Bunları liyakat madalyası ile dördüncü rütbeden nişân-ı Âlî-i Osmânî madalyaları izledi. Hazine-i hümâyun üçüncü kâtipliğine tayin edildi. II. Meşrutiyetin (1908) ilanından sonra padişah tarafından Topkapı Sarayında görevlendirilerek, oradaki çok değerli eşyanın yağmalanmasına engel oldu. Topkapı Sarayı Hazîne-i Hümâyun başkâtibi olmasının yanı sıra sofracıbaşılıkla vazifelendirildi. Cumhuriyet’in ilanından sonra Topkapı Sarayındaki başkâtiplik görevi devam etti. Topkapı Sarayının müze olarak kuruluşunda müze müdürü Tahsin Öz’ün müdür yardımcısı olarak büyük emeği geçti.