Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İsyanın Şifresi

Remzi Çavuş

İsyanın Şifresi Sözleri ve Alıntıları

İsyanın Şifresi sözleri ve alıntılarını, İsyanın Şifresi kitap alıntılarını, İsyanın Şifresi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Türkiye ile Arap dünyasının iyi ilişkiler içinde olmasını istemeyenler var. "
Sayfa 151Kitabı okudu
" Yine, kendilerine karşı olanlara 'mürteci - gerici' deme geleneğini de İttihatçılar başlattılar. "
Reklam
" İttihatçılar, iktidar yolunda yürürken Ermenileri, Yahudileri ve masonları kullandıklarını zannediyorlar, hãlbuki kendileri kullanılıyorlardı. "
" Türkiye 'nin 1923-1940 arasında Arap ãlemini sömürmekte olan Avrupalılarla dost gibi geçinmesi Arap ãlemi tarafından hoş karşılanmadı. "
Sayfa 152Kitabı okudu
" Türk askerleri için Araplar gibi giyinen ve Arapça konuşan herkes Arap' tı. Anadolu askeri için, yanındaki arkadaşı Mustafa ' yı öldüren Maruni de İngilizlere haber uçuran Yahudi de Arap idi. Memleketinde savaş anılarını anlatırken, bölge halkından gördüğü her kötülüğün faili olarak Arapları göstermekte tereddüt bile etmedi "
" Osmanlı ülkesinin ilk Türkçülerinden sayılan Mustafa Celalettin Paşa (1826-1876) aslen Leh asıllıdır ve asıl adı Konstanty Palkozic - Borzeçki' dir. "
Reklam
" Jön Türkler, yönetimde söz sahibi olmaya başladıktan sonra Osmanlı için felaketli günler başlamıştır. "
" Savaş esnasında Ermeniler, Türk ordusu ile ilgili çok önemli ve gizli bilgileri elde ederek İngilizlere ulaştırıyorlardı. "
Herkes, kendine biçilen rolü oynuyordu, zamanı geldiğinde casusların gözünün yasına da bakılmıyordu
" Cemal Paşa hatıralarında İbni Suud' un Osmanlı ordusuna yardımcı olduğunu bile belirtmektedir. "
Sayfa 146Kitabı okudu
Reklam
Tarihteki bazı olayları yeterince anlayabilmek için çevreden merkeze doğru gelişen bir araştırma yapmanız ve elde ettiğiniz parçaları titizlikle birleştirmeniz gerekir
Devletler arasındaki ilişkilerde dostluk olamaz, çıkarları olur
Osmanlı, 1. Dünya savaşına girerken kararlı ve planlı bir iç siyasetten yoksundu.. Yönetenler, kendi içinde çelişkideydiler Daha da ilginçti padişah devlet savaşa sokulurken haberdar bile edilmemiştir
Çevresinde dolaşanların hangisi dost hangisi düşman belli değildi. Hal böyle olunca da tedbirli hareket etmek kaçınılmaz oluyordu