SORU : Ehl-i Sinnet ne demektir?
CEVAP : Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve sellem) ve ashabının gittiği yoldan gidenlerdir.
Zira Avf İbn-i Malik (Radiyallahu Anh) dan ri vayet edilen bir hadis-i şerifte Resulullah (Sallal lahu Aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
(رضی الله تعالى عنه) عن عوف بن مالك قال : قال رسول الله : إفترقت اليهود على إحدى وسبعين فرقة فواحدة في الجنة وسبعون في النار وافترقت النصارى على يثتين وسبعين فرقة فإحدى وسبعون في النار وواحدة في الجنة والذي نفس محمد بيده ؛ لتفترقن أمتي على ثلاث وسبعين فرقة واحدة في الجنة وينتان وسبعون في النار قيل
يا رسول الله ؛ من لهم ؟ قال : الجماعة
"Yahudiler yetmişbir fırkaya ayrıldılar. (Bunlardan) biri Cennette, yetmişi ateştedir.
Hristiyanlar da yetmiş iki firkaya ayrıl mıştır. (Onlardan da) yetmiş-bir fırka ateşte, biri cennettedir.
Muhammed'in canı (kudret) elinde bulunan (Allah-u Tealâ'y)a yemin ederim ki elbette benim ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacaktır. Bir fırka Cennette yetmiş iki fırka ateştedir.
Bunun üzerine: "Ya Resulullah! Cennette olan fırka kimlerdir?" diye sorulduğunda, Resulullah: (Sallallahu Aleyhi ve sellem): "(Ehl-i Sünnet Ve'l) Cemaattır" diye cevap verdi.
Büyük günahlar, İbn-i Ömer (Radiyallahu Anhuma) dan rivayet edildiği üzere dokuzdur:
1 - Allah-u Tealâ'ya şirk koşmak,
2 - Haksız yere adam öldürmek,
3- Namuslu kadının iffetine iftira atmak,
4 - Zina etmek,
5 - Savaştan kaçmak,
6- Sihir (büyü yapmak veya yaptırmak),
7 - Yetim malı yemek,
8- Müslüman olan ana ve babaya asi olmak,
9 - Mescid-i Haram'da günah işlemek,
Ayrıca Ebu Hureyre, bunlara faiz yemeyi,
Hazreti Ali (Radiyallahu Anh) hırsızlığı ve şarap içmeyi eklemiştir.
Üstadımızın Üstadı Hacı Ali Haydar Efendi (Kuddise Sırruhu), Üstadımız Hacı Mahmud Efendi Hazretlerine, kalbinin kaymaması için şu duayı devamlı okumasını vasiyet etmiştir:
رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُو بَنا بَعْدَ إِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ
رَحْمَةً إِنَّكَ أَنْتَ الْوَهَّابُ»
Ey Rabbimiz! Bizi hidayete eriştirdikten sonra kalplerimizi kaydırma. Bize tarafından rahmet bahşeyle. Şüphesiz ki sen ancak sen son derece hibe edensin." (Ali Imran Suresi: 8)