İttihat ve Terakki 1908-1914
Feroz AhmadSözler ve Alıntılar
Buhranlı zamanlarda politikacılar içgüdüyle ve kamunun iyiliği için hareket ettikleri kadar, ince hesaplarla ve kişisel çıkarlar adına da çalışırlar.
Aynı nedenle, Avrupalılar meşrutiyet hareketinin Avrupa'da sürgünde olan, dolayısıyla yakından tanıdıkları Osmanlılar tarafından yönetildiğini sanmaktaydılar. Oysa, bu kanıda en küçük bir gerçek payı bile yoktu.
Sayfa 21 - Avrupanın Cemiyeti hatalı değerlendirmesi
1908 hükümet darbesi, devrimci bir hareket olarak nitelenemez; çünkü değildi. Amaç otuz iki yıl önce kabul ettirilmiş olan bir anayasayı geri getirmek ve bu yoldan devleti kurtarmaktı.
Sayfa 41Kitabı okudu
İttihatçılar, hangi ideolojik unsurun ağır bastığına önem vermiyorlardı; çünkü hangisi olursa olsun, liderlik Türklerin elindeydi.
Sayfa 215Kitabı okudu
5.338.000 Arabı 84 mebus temsil ederken, 12.500.000 Türk'ü 144 mebus temsil ediyordu. Bütün bunlar, Arap muhaliflerini yatıştırmak, İttihat ve Terakki'nin İslamcılık siyasetine Arapları ısındırmak amaçlarıyla yapılıyordu.
Sayfa 216Kitabı okudu
"Egemenlik, siyasal ve kutsal bir haktır; ne babadan oğla kalır, ne de bağışlanır. Ancak layık olanlar ona sahip olur."
Sayfa 128Kitabı okudu
Tarafsızlık, akla ilk gelen ve en mantıklı çözüm yolu gibi görünse de, savaş patladıktan sonra Türkiye'nin tarafsız kalmasına öbür devletlerin göz yumması beklenemezdi... İttihatçılar, tarafsız kalındığı ve tecrit siyaseti benimsendiği sürece, Büyük Devletler'in Türkiye'yi aralarında paylaşacaklarından emindiler.
Sayfa 210Kitabı okudu