"Sizce benim için hâlâ ümit var mı?"
"Ne ümidi efendim?"
"Lastik bir top olmaktan çıkıp et ve kandan oluşan bir yaratığa dönüşebilmem için bir ümit."
"Kesinlikle fazla şarap içmiş," diye düşündüm.
Neden hep acı çekiyordum, neden hep tehdit ediliyordum, neden hep suçlanıyor, her zaman cezalandırılıyordum?
Neden hiçbir zaman onları memnun edemiyordum? Herhangi birinin gönlünü kazanmaya çalışmak neden boşunaydı?
Genellikle kadınların çok sakin olmaları beklenir ama kadınlar da tıpkı erkekler gibi hisseder; tıpkı erkek kardeşleri gibi yeteneklerini kullanmaları gerekir ve çaba gösterecekleri bir alana ihtiyaç duyarlar; onlar da çok katı bir baskı, çok sert bir set çekme karşısında tıpkı erkeklerin çektiği gibi acı çekerler ve kadınlardan daha ayrıcalıklı olan insan kardeşlerinin, onların muhallebi pişirip çorap örmekle ve piyano çalıp çantalara nakış işlemekle teselli bulmaları gerektiğini söylemek dar kafalılıktır. Kadınlar, gelenekler doğrultusunda kendi cinsleri için öngörülenden daha fazlasını öğrenmek ya da yapmak istediğinde onları mahkûm etmek ve onlarla alay etmek düşüncesizliktir.
İnsanların huzurla tatmin olmaları gerektiğini söylemek beyhudedir; onların harekete ihtiyaçları vardır ve eğer hareket etme imkânı mevcut değilse bunu yaratırlar.
Onu ve sevgisini küçük gördüğümü söylediğim için beni affetmiş ama bu sözleri de unutmamıştı ve ikimiz de yaşadığımız sürece bunları asla unutmayacaktı. Bana döndüğünde bakışlarından bunların her zaman onunla benim aramdaki havada yazılı kalacağını görebiliyordum.