Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kabil Nerede Habil? - Kabil Ka Habil?

İhsan Arat

Kabil Nerede Habil? - Kabil Ka Habil? Sözleri ve Alıntıları

Kabil Nerede Habil? - Kabil Ka Habil? sözleri ve alıntılarını, Kabil Nerede Habil? - Kabil Ka Habil? kitap alıntılarını, Kabil Nerede Habil? - Kabil Ka Habil? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Eğer kabil haklı olsaydi şeytana gerek kalmazdı."
Reklam
"Zamanı dert edindik. Çünkü bizi değiştireceğinden korktuk. Oysa asıl korkmamız gereken başkaydı. Görmedik."
Sayfa 12
"Duyduklarımızı anlatırken dürüst olmak zorunda değiliz, ama gördüklerimizi anlattığımızda dürüstlük bir nevi vicdanımızın sesi olur. Belki de bu bir beklentidir sadece."
Sayfa 12
"İnsanoğlu duyduklarını daha çabuk kabul eder, çünkü bu biraz da onun işine gelir. Ama gördüklerimiz karşısında o kadar şanslı değiliz. Çünkü artık bu hikayenin bir karakteri oluruz."
Sayfa 12
Reklam
Habil ve Kabil, Habil’in ölümünden sonra karşılaştılar. Çölde yürüyorlardı ve uzaktan birbirlerini tanıdılar. Çünkü ikisi de çok uzun boyluydu. İki kardeş yere oturdular, bir ateş yaktılar ve yemek yediler. Günbatımında yorgun düşmüş insanlar gibi, sessizliği bozmadılar. Gökyüzünde, henüz adı konmamış birkaç yıldız belirdi. Yıldızların ışığında, Kabil, Habil’in alnında taşın izini gördü ve ağzına götürmekte olduğu ekmeği yere fırlatıp, suçunun bağışlanması için yalvardı. Habil yanıtladı: -Sen mi beni öldürdün, yoksa ben mi seni? Anımsamıyorum; burada önceki gibi birlikteyiz yine. -Şimdi biliyorum beni gerçekten bağışladığını, dedi Kabil, çünkü unutmak bağışlamaktır. Ben de unutmaya çalışacağım. Habil yavaşça konuştu: -Doğru, pişmanlıklar sürdükçe, suç da sürer.”
"Tarihte ilk kez bir toprak parçasının etrafını çitle çevirip burası benimdir diyen ve buna inanacak kadar saf insanlar bulabilen ilk insan, uygar toplumun gerçek kurucusu oldu. O zaman biri çıkıp çitleri söküp atacak sonra da insanlara sakın dinlemeyin bu sahtekarı; meyveler herkesindir, toprak hiç kimsenin değildir ve bunu unutursanız mahvolursunuz diye haykırsaydı, işte o adam insan türünü nice suçlardan, nice savaşlardan, nice cinayetlerden kurtaracaktı."
Sayfa 18