Arkasına bakıp bana döndüğünde bir elini kapının eşiğine yaslamıştı. Sanki gitmeden önce son bir kez daha görmek istemişti. Onu beklemeden hızlıca yanına gidip kollarımı boynuna doladım ve pürüzsüz yüzünü sanki son defaymış gibi öpücüklere boğdum.
Fakat bu sefer bunun asla son kez olmayacağını çok iyi biliyordum.
Bu adamı seviyordum.
Ruhunun merkezinden mavi yeşil gözlerinin derinliklerine kadar Ace’e aşıktım.