Kan Ter ve Pikseller kitaplarını, Kan Ter ve Pikseller sözleri ve alıntılarını, Kan Ter ve Pikseller yazarlarını, Kan Ter ve Pikseller yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Abim eve böyle bir kitap getirdiğinde "Herhalde Oyun Bozan Ralph" gibi bir hikaye kitabı sanmıştım. Elime alıp arkasındaki yazıyı okuduğumda çok şaşırmıştım. Hayalini kurduğum oyun yazılımcılarının ne kadar zorluklarla çalıştığını ve işin sonucunda ne kadar güzel ürün ortaya koyduklarını anlatan bir kitaptı. Aynı şekilde bazı başarısızlıklara da yer veriliyordu.
Kitapta birden fazla oyunun nasıl yapılmaya başlandığını ve ne gibi yollardan geçtiğini anlatıyor. Çoğu yazılımcılarının nasıl patronlarının altında ezildiğini, kendi hayal güçlerinden bir şey ekledikleri zaman nasıl bir ağır eleştiriye maruz kaldıklarını görmek üzücüydü. Bunun yanı sıra koca firmalardan bağını koparıp tamamen özgürce kendi sevdikleri oyunu yapan ve ardından oyun camiasında büyük sükte yaratan oyunlara da kitapta yer verilmiş.
Oyun yazılım ne kadar zor olursa olsun, cidden bunun için uğraştığınız da harika işler yapabildiğinizi gösteren (Stardew Valley oyununu tek kişinin yapması gibi) güzel bir kitaptı.
Kitabı okurken başarı öykülerinin pırıltısı yüzünüzü aydınlatıyor, gerçekten bazı noktalarda sizi sevindiriyor. Öyküler çok iyi yazar da bunu iyi sunmuş. Bazı küçük şirketlere odaklansaydı ya da daha az kickstarter hikayesi verseydi daha iyi olurdu fikrimce.
Bu kitap aslına bakarsanız net bir kitap değil. Daha çok Jason Schreier'ın makalelerine biraz hikayeleştirerek okuduğunuz birden fazla belgeseli okuyorsunuz. Böyle düşününce bir süre sonra sıkabilirmiş gibi gelse de kitabın hem yeterli uzunlukta olması hem de oyun geliştirme dünyasındaki entrika ve gerilim sizi kitabın ne ara bittiğini anlamanızı engelleyip, aklınızdaki ''Acaba sıkıcı bir kitap olabilir mi?'' gibi soruları anında dağıtıyor. (Genel: 5/4.5)
Aslında kitapta anlatılan her hikayeye ayrı ayrı değinmeyi çok isterdim, ancak kitabı uzun süre önce okumuş olmamla birlikte yoğun bir dönemden geçtiğim için kısa süre içerisinde tekrar okuma fırsatımın olmaması beni bu konuda kısıtlıyor. Ama uzun vadede ileti şeklinde anlatılan her hikayeye değinmek istiyorum.
Kitap genel hatlarıyla hoşuma gitti. Eğer ki video oyunlarına ilginiz var ve oyun geliştirme süreçleri , yaşanan sıkıntıları ve zorluklardan nasıl çıktı veya battı merak ediyorsanız kitap size hitap eder. Uncharted 4 , Witcher 3, diablo 3, Halo gibi toplamda 10 oyunun geliştirme süreçleri ve bu süreçte yaşananları deneyimliyoruz. Oyunlara ilgisi olmayan kişiler kitaptan çabuk sıkılabilir onun haricinde oyunseverler için sevdikleri oyunların gelişim süreçlerini öğrenmek güzel olacaktır. Yer yer ayrıntı çok olduğu için ve sıkıldığım anlar olduğu için bir puanı oradan kırdım. Okuyacak arkadaşlara şimdiden iyi okumalar.
Oyanadığım ve oynamak istediğim oyunların, üretim aşamasında neler yaşadığını, neleri doğru, neleri yanlış yaptığını okumak çok keyifli bir tecrübe oldu.
Zamanında popüler olan oyunların nasıl bir yayımlanma serüveni olduğunu anlatıyor. Oyun geliştiricisi olmak hiç kolay değilmiş. Acımasız bir iş temposu var ve kimse kolay kolay gönül vermeden bu işi yapmaz.
Bir oyun geliştiricisinin canını sıkmak isterseniz tek yapmanız gereken hangi meslekte çalıştığını öğrenir öğrenmez ona bütün gün oyun oynamanın nasıl bir şey olduğunu sormaktır.