Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kapitalist Gerçeklik

Mark Fisher

Kapitalist Gerçeklik Gönderileri

Kapitalist Gerçeklik kitaplarını, Kapitalist Gerçeklik sözleri ve alıntılarını, Kapitalist Gerçeklik yazarlarını, Kapitalist Gerçeklik yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Benim ders verdiğim öğrencilerden hiçbirinin üniversiteye devam etmek için yasal yükümlülük altında olmadığını burada vurgulamak istiyorum. İstedikleri anda bırakabilirlerdi. Fakat hiçbir anlamlı iş fırsatının olmaması, hükümetin sinik teşvikiyle birleşince, üniversitenin daha kolay, daha güvenli bir seçenek gibi görünmesine yol açıyor.
Ebeveynin her ikisinin de çalışmasını gerektiren bir kapitalizmin baskısı altında iki büklüm olmuş ailelerle, artık hocaların gittikçe artan şekilde vekil anne-baba olarak hareket etmesi, öğrencilere en temel davranış kurallarını telkin etmesi ve bazı örneklerde asgari düzeyde sosyalleşmiş yeniyetmelere bir rahip gibi veya duygusal destek sağlaması gerekiyor.
Reklam
Disiplin figürü işçi-mahkum idiyse, kontrol figürü de borçlu- bağımlıdır. Siber-uzamsal sermaye, kullanıcılarını bağımlıya dönüştürerek işler
Sıkılmak düpedüz mesaj atmanın iletişime dayalı duyumsal-uyarıcı matrisinden, YouTube’dan ve fastfood’dan uzak kalma anlamına geliyor; bir anlığına bunlar kısıtlanırsa, kesintisiz yapay haz akışı talebi başlıyor.
Zamanın eski disiplinci bölümlenmesi artık bozuluyor. Disiplinin hapishaneye özgü düzeni, aralıksız tüketim ve sürekli gelişim sistemleriyle denetim teknolojileri tarafından aşındırılıyor.
Deleuze, Denetim toplumlarının bizzat Kafka tarafından, ama aynı zamanda sınırsız ertelemeyi kullanan Foucault ve Burroughs tarafından da tasvir edildiğini gözlemler: Eğitim ömür boyu devam eden bir süreçtir... Öğretim çalışma hayatınız devam ettiği sürece kalır... İşi eve götürmek... Evden çalışmak, işten eve dönmek. Bu ‘belirsiz’ iktidar tarzının bir sonucu, dışsal gözetlemenin içsel zapturaptla gerçekleşmesidir. Denetim ancak siz onunla işbirliği yaparsanız işler. Dolayısıyla, Burroughs ‘Denetim Bağımlısı’nı betimler: Kontrol etmeye bağımlı, ama aynı zamanda, kaçınılmaz olarak Denetim tarafından ele geçirilmiş, sahip olunmuş kişi.
Reklam
Her şeyin kötü gittiğini biliyorlar, ama bunun da ötesinde, bu konuda hiçbir şey yapamayacaklarını biliyorlar.
Sosyalizme karşı çıkarlarken, neoliberal ideologlar çoğu zaman varsayımsal olarak kurumsal kireçlenmeye ve ekonomilerin denetiminde etkisizliğe yol açan bürokrasiyi yerden yere vuruyorlardı. Neoliberalizmin zaferiyle, bürokrasinin modasının geçmiş olduğu varsayıldı; artık o, hiç yası tutulmayan Stalinci geçmişin bir yadigarı olmuştu.
Sermaye’nin ‘sürekli genişleyen bir piyasa ihtiyacı’, ‘büyüme fetişi’, kapitalizmin doğası gereği herhangi bir sürdürülebilirlik kavramına karşı olması anlamına gelir.
1980’lerden beri meydana gelen özelleştirme katliamları, bundan sadece on yıl öncesine değin düşünülemezdi ve bugünkü siyasal-ekonomik manzara (sahipsiz kalmış sendikalar, gayri millileştirilmiş kamu hizmetleri ve demiryolları) 1975’te hayal bile edilemezdi.
169 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.