Kitabımız, "Kaplan" serisinin ikinci kitabı aslında ama ilk kitaptan bağımsız da okuyabiliyorsunuz. Devam niteliğinde bir eser ve boşluk hissi yaratmıyor.
Fakat ana karakterimiz Kaplan'ın geçmişini fazlasıyla merak etmenize sebep oluyor.
Kim mi Kaplan?
Bir sokak çocuğu. Arkadaşlarına nispeten biraz daha şanslı bir sokak çocuğu çünkü Kaplan, Oya Hanım tarafından farkedilmiş ve sokaktaki savaşından kurtarılmış.
Hayata karşı duruşu, yaşından büyük soruları, gözünün derinliklerinde ışıl ışıl parlayan zekası ile ilk anda dikkat çeken bir çocuk, Kaplan.
Kazandığı madalyalarla ülkenin kahramanı haline gelmiş, dövüş sanatlarında bir marka olan Ayhan da farkediyor bu ışığı.
Bir şey var Kaplan'da, bitmek bilmeyen bir azim, farklı bir olgunluk, bambaşka bir yetenek!
Bu kadar mı peki?
Tabi ki değil...
Bir de Belediye Başkanı var; Beyoğlu'nu, özellikle de arka sokaklarını daha güvenli hale getirmek, kimsesiz çocuklara kol kanat gerip topluma kazandırmak isteyen. Harika projeleri var. Hatta ilkini gerçeklestiriyorlar Ayhan'la.
Bir güvenlik şirketi kuruluyor ve bu şirketin elemanlarını Ayhan yetiştiriyor. Ayhan işin içine girince bi sakinleşiyor Beyoğlu, adeta sihirli bir değnekle dokunulmuş gibi.
Sonra?
Sonrası ise yangın yeri.
Beni fazlasıyla ters köşe eden olaylar silsilesi.
Çete içinde kurulan çeteler, bir yandan elinizi sıkarken diğer yandan sırtınızda bıçağına yer arayanlar...
Ve sonuç; bir sonraki kitabı sabırsızlıkla beklenen harika bir seri
TAVSİYEMDİR
