Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kaplumbağalar da Uçar

Behmen Qobadi

Kaplumbağalar da Uçar Sözleri ve Alıntıları

Kaplumbağalar da Uçar sözleri ve alıntılarını, Kaplumbağalar da Uçar kitap alıntılarını, Kaplumbağalar da Uçar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kaplumbağalar da Uçar" bir çocuk filmi değil. Sadece çocukların gözünden Kürt halkının trajedisini, büyüklere anlatıyor.
Reklam
Saddam ve adamlarına lanet olsun, bakın Saddam başımıza neler getirdi. Ne suyumuz var ne elektriğimiz, ne de okulumuz. Tüh! Saddam'a da, adamlarını da lanet olsun. Bize her şeyden mahrum ettiler. Televizyonlarımızın çalışmasına izin vermiyorlar ki savaşın ne zaman başlayacağını öğrenelim.
DW: Ben bir sosyalistim ve ABD'nin Irak işgaaline karşıyım. Iraklı insanları ya da Kürtleri özgürleştirme ile ilgili bir ilgisinin olduğunu düşünmüyorum. Tam aksine Amerika'nın jeopolitik ilgilerinin öncelikli olduğunu düşünüyorum. Sizin düşünceniz nedir? BQ: Size katılıyorum, bu onların amacı değil. Yoksa 40 yıl önce bu işgali yaparlardı. Birçok Kürt Amerika ile ilgili bir yanılgının içerisinde. Belki ben de . Fakat gözler açılmış durumda. Bir diktatörlük bir diğerinin yerini almış durumda
"Beni ağlatmayın. Benim gözyaşlarımı silecek ellerim bile yok."
Şêrko: Kak Satelayt, Kak Satelayt "Kamon" ne demek? Satelayt uyduyla uğraşmaya devam ederken Şêrko ikinci kez sorar. Şêrko: Kak Satelayt, "kamon" ne demek? Satelayt: Tamam, aşağı in demek. Çabuk.
Reklam
Benim için oldukça üzücü olan şey uğruna filmler yaptığım insanların bu filmleri izleyememesi! Behmen Gobadi
Kamera karşısına geçenler hapsedilmişliklerini, yoksulluğu, savaş tramvalarını kısacası "kendi yaşamlarını" oynuyorlardı.
Satelayt: Onlar matematik ve bilim biliyorlar. Şimdi silahları nasıl ateşleyeceklerini öğrenmeliler. Maskeyi nasıl kullanacaklarını öğrenmeliler. Bak Öğretmen Bey! (Şêrko' yu işaret ederek) Sana söylüyorum, Şêrko! Beş kere kırk kaç eder? Şêrko: İki yüz Kak Satelayt. Satelayt: Peşêw, sana söylüyorum! İki yüz kırktan yüz çıkarsa kaç kalır? Peşêw: Yüz altmış kalır Satelayt: Görüyor musun Öğretmen Bey? Onlar bütün bunları öğrenmiller. Bugün nasıl savaşacağını öğrenmeliler. (Çocuklara dönerek) Yeri kazın! Öğretmen bir sigara yakar. Öğretmen: Aferin, kazın, kazın!
Ne Hıngaw ne ben ne de Ortadoğu'daki herhangi bir ülke, dünyada olacak felaketleri önlemek kabiliyetine sahip değiliz. Gerçekte ancak 10 kişidir dünyada gelişen olayları planlayan ve yaptıran. Hiçbir şeyi durduramayız ve itirazlarımıza da aslında kimse kulak asmayacaktır. Şu anda çocukların savaştan nasıldı etkilendiklerini konu alan bir filmimi yapıyorum ancak biliyorum ki 10 yıldan az bir sürede yine aynı şeyler olacak ve yine hiç kimse itirazlarınma kulak asmayacak. Aslında filmdeki çocuğun öngördüğü şeyler çok da sıradışı şeyler değil. Ben, siz ya da başka bir de bu olacakları tahmin edebilir, aynı savaşlar tekrar edecektir her iki ya da üç yıl arayla.
Reklam
Bölgeye gittiğimde amacım yetişkinleri konu alan bir film yapmaktı, ancak orda o umutsuz ve sakat kalmış çocukları görünce çığlıklarına kayıtsız kalamam diye düşündüm. O kadar silah ve harap edilmiş okul! Kilometrelerce mayın tarlaları. Gün geçmiyordu ki bir çocuk mayınlar yüzünden ölmesin ya da yaralanmasın! Film, savaşı ve onun trajedisini anlatıyor. Çocuklar savaşın etkisini herkesten daha fazla hissettiriyor.
Bush' un yandaşlarıyla tokalaştığı bir kare televizyondan görünmektedir. Satelayt: Yarın yağmur yağacak diyor. Kak İsmail: Yağmurla ne işi var Satelayt: Yarın hava yağmurlu diyor Kak İsmail: Yağmurla ne alakası var Satelayt: Sanırım bu bir şifre. Kak İsmail: Ne şifresi?
Politik olmak için yola koyulmadım ne var ki benim ülkem politize edilmiş durumda ve savaş bizim günlük hayattaki bir parçamız olmuş durumda. Patlamış mısırlarınızı alıp ekranın karşısına gideceğimiz bir film yapmıyorum. Fakat ülkemin şartları bir renklerinin değişmesini çok isterim ki ben de renkli, eğlenceli filmler yapabileyim.
Benim bütün çocukluğum kuyruklarda geçti. Ekmek kuyruğu, yağ kuyruğu, gaz kuyruğu.
Adam: O çocuk çok önemli. Kahinlik yapıyor. Bu günlerde para sadece bilgide var. Para, para, para... Kak İsmail: Tanrım senin İran'dan sadece bunun için mi geldin? Adam: Ne diyorsun? Savaş var. Dünyada savaş var. Herkes bilgi peşinde. Kak İsmail: Bu çocuk sadece yalan söylüyor. Haberleri almak istiyorsan bir uydu anteni al. Adam: Neden uydu anteni alayım ki hepsi yalan. Onlar yalan söylüyor. Sadece ceplerini dolduruyorlar.
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.