Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Karl Popper

Jean Baudouin

Karl Popper Gönderileri

Karl Popper kitaplarını, Karl Popper sözleri ve alıntılarını, Karl Popper yazarlarını, Karl Popper yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilim, yanlışların ​sürekli olarak elenmesinden başka bir şey değildir.
Popper ​meslektaşlarını, kurarnlarındaki olası doğruları te​mellendirmek yerine yanlış ve çürük olan, olasılık dışı ​yanları saptamaya çağırmaktadır. Eğer yanlışlayıcı bir ​deneyi, bir lutuf gibi görürsek, eğer bir bilimadamını ​"kendi tahminlerini yıkmaya çalışmaya", yanlış olanı ​bulmaya çalışmaya ikna edebilirsek, kendi cehaleti​mizin ortaya çıkmasının eğiticiliği, aynı zamanda bize ​yeni bir bilginin yollarını açacaktır.
Reklam
126 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Benim için katlanılması en zor kitaplardan başı çekti diyebilirim. Gerçekten de Karl Popper'ı anlatan en iyi kitap ona kesinlikle diyeceğim bir şey yok, çünkü Popper gerçekten de tam olarak bu. Peki benim için neden okuması, anlaması zor değil de katlanması zor? Çünkü bilim felsefesi diye önümüze konulan şeyin bir çok mantık hatası barındırdığına şahit oldum. Özellikle yanlışlanabilirlik ilkesi başlı başına bir saçmalık, öyle ki; bu ilke bir yerden sonra o denli saçma bir hal alıyor ki kendini dahi yanlışlıyor. Yani hiçbir tutarlılığı yok. Ayrıca burda bilim felsefesinden daha çok ideoloji felsefesi yapılıyor aslında. Sizlere liberalizmin ve kapitalizmin aslında sandığınız kadar kötü olmadığını, sizi sömürmediğini, size yararlı bir şey olduğunu telkinlemeye çalışıyorlar ama yemezler tabi, onu gidip mantıktan yoksun çelimsizlere anlatabilirler ancak. Bizleri ideolojik olarak suçlayanlar kalkıp bilimi ideolojinin köpeği haline getiren kimseler olması da ayrı bir ironi. Bilim öğrenelim diye çıktığımız yolda kapitalizm öğretilmeye çalışıyor. Ha madem bu kadar itici buluyorsam bunu neden okuduğuma gelince? Gardımı alabilmek için elbette. Hayatımızın her noktasında bize telkinlenip bilincimize yerleştirdikleri insanlık dışı fikirlere karşı kendimi kirletmemek adına, düşmanımı tanımak için okudum sadece.
Karl Popper
Karl PopperJean Baudouin · İletişim Yayıncılık · 201523 okunma
Şiddeti içeren her devrime karşı dizgesel bir karşı tavrım yok; Ortaçağ ve Rönesans Hıristiyan düşünürlerinin tiranların öldürülmelerini onaylamaları gibi, ben de böyle benzer bir devrimin doğrulanabileceğine inanıyorum. Ancak bu yoldaki yegâne hedefin demokrasiyi yerleştirmek olması koşuluyla.
Babasız bir toplumda yaşıyoruz,” diye yazıyor Popper, “bu, tarihin ortaya çıkardığı en iyi toplumdur”; ama öte yandan, bu, insanların zihinlerindeki "baba- erkil devlet" anısını yoketmiyor; çünkü bu sayede insanlar çatışma ve güvensizlikten uzak kalabilecekleri bir kozanın içinde olabileceklerdir.
- "Kârın sürekli arttığı ve zenginliğin çoğaldığı bir toplumda, işçilerin çok düşük ücretle çalışma durumunda kalacaklarını, Marx kuşkusuz doğru olarak saptamıştı. Ama bir sürekli artan sefalet yasası olduğunu sanmakla da yanılmıştı
Reklam
Marxçılığın aynı zamanda 19. yüzyıl işçi sınıfının sefaletine duyulan haklı bir tepkiden kaynaklanan bir insancılık olduğunu kabul ediyor Popper. Ayrıca Marxçılığın özgün bir toplumbilimsel tarih anlayışına yolu açtığını ve böylece toplumbilimi, onu yoksullaştıran ruhbilimsel kategorilerden arındırdığını da onaylıyor
Popper totaliterciliğin tüm yaratıcılarına karşı da aynı sertlikle davranmıyor. Hegel’e karşı düşmanlığı mutlaktır, kökleşmiştir; "amacının Hegel olgusunu açıklamak değil, onu altetmek" olduğunu söylemektedir. Onun gözünde Hegel bir "soytarı”, bir "şarlatandan başkası değildir.
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.