Kaybolan / Tarık Tufan
.
Tarık Tufan kalemini sevdiğim yazarlardan... İnsanın iç dünyasını, hayatla çatışmasını yansıtıyor kalemine... Akıcı bir dili olması sebebiyle de sıkmadan, merakla okunuyor...
.
Kaybolan hem kimlik hem ruh kaybolması üzerine bir kitap... Hayatın düğüm noktalarına, ruhun bir çember misali o noktalara dönüşüyle kayboluşu anlatıyor...
.
Hakan'ın anlatımıyla başlıyoruz kitaba... Ofiste 40. yaş günü kutlaması yapılıyor Hakan'ın... Pek bi isteksiz mumu üfleyecek ancak dikkatini bir şey çekiyor... Pastadaki isim başka... Kaybolmuşluğuna dönüyor, işinden vazgeçip...
.
Sonra Yıldız ile tanışıyoruz... Hakan'ın eşi... Kaybolmaya giden yol küçüklüğünden bir sahne ile yakalamış onu, kendine çekmiş... Annesinin balkondan düşüp ölmesi Yıldız'daki düğümü oluşturmuş...
.
Sayfalar aktıkça hem Hakan'ın hem de Yıldız'ın ailelerine, küçüklüğüne, gençliğine, tanışma hikâyesine yol alıyoruz... Travmaları, izleri çok büyük... 99 depreminin de konu edildiği satırlar yürek burkuyor... O günden anılar vücut bulup çıkıyor Hakan'ın karşısına...
.
Kitabın sonu ise bir bulmaca gibi... Metnin içinden ya da hislerinden yola çıkarak çözülmeyi bekliyor...
.
Ve bir de çok tatlı bir sürpriz vardı satır arasında... Düşerken kitabına bir atıf vardı, sevdim... Kaybolan'ı da sevdim ben...