Türkiye’de üç büyük göç dalgası yaşandı.
Birincisi 1950’lerde başladı. İkincisi 1970’lerde üçüncüsü başta Güneydoğu olmak üzere 1990’larda.
Her üç dalga da kentlerin toplumsal yapısında kırılmalar meydana getirdi.
1950’li yıllardaki göçün partisi DP oldu.
1970’li yıllardaki kentlere gelenlerin benimsediği kültürel siyasi kimlik “sol” du.
1990’larda kimlik “islam” oldu.
Parka yerini türbana bıraktı.
Londra’da gerçekleşen Dünya Nöroloji kongresinde konuşma yapan Prof. Dr. Toole, dünyanın “Deli Lider Hastalığı” tehditi altında olduğunu öne sürerek meslektaşlarına bu konuda bir şeyler yapılması için çağrıda bulundu.
Sultan 1. Mustafa 1617’de tahta çıktı; 1623’de düşmeye bağlı delilik nedeniyle tahttan indirildi. 1639’da bir sara nöbeti sırasında öldü.
Osmanlı deliyi tahtan indiriyor.
Biz ise Erdoğan’ın sara hastası olup olmadığını bilmiyoruz.
AKP, tarihte ilk kez Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde, İsrail’e, Siyonizmin kurucusu Theodor Herzl’i anma izni verdi. 6 Aralık 2004 günü İsrail’in Ankara Büyükelçiliği, Ankara Milli Kütüphane Konferans Salonu’nda Siyonizmi andı!
Erdoğan düşüncelerini oluşturan mistisizm nedeniyle bilgiyi analiz edemiyor. Osmanlı padişahlarının rüya tesfirleri (ilm-i-tabir-ül-rüya) ya da yıldız hareketleri (ilm-i ahkam-ül nücum) yorumcuları gibi danışmanları var. Başlarına gelmeden anlamıyorlar.
Baba: Ne var oğlum senin evinde
Oğul: Hiçbir şey yok baba
Baba: Para ne var?
Oğul: Sen biliyorsun
Baba: Kaç lira oğlum?
Oğul: Bir trilyon civarı param var baba, o kadar başka yok.