En Beğenilen Keskin Zeka Küpeleri Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Keskin Zeka Küpeleri sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Keskin Zeka Küpeleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hekimoğlu İsmail'e: "Yaşlılık nedir?" diye sorduklarında:
"Bence yaşlılık, ne saçın ağarması, ne de benim bükülmesidir. Gayesi biten ve ümidi sönen herkes yaşlanır." der.
Yiğitlik
İlkçağlarda Sparta Krallığı yapan Agesilaus'a sorarlar: "Doğruluk mu daha büyük meziyettir, yiğitlik mi?" Agesilaus, şöyle cevap verir:
"Bütün insanlar doğru olsaydı, yiğitliğe ne lüzum kalırdı?".....
Sayfa 20 - ÇınaraltıKitabı okudu
"Batıl din ve ideolojileri neden derinlemesine incelemek gerekmiyor?" diye sorduklarında Mehmet Salah şöyle cevap verir: "Bir yemeğin bozuk olduğunu anlamak için, tamamını yemek icap etmez."
Musluklar Hariç Her Yer
Şair Eşref, Kırkağaç Kaymakamlık binasının aktığını, tamiri gerektiğini merkeze yazar... Merkezden yazı gelir:
“Nerelerin aktığını tek tek bildiriniz...” Bunun üzerine aynı zamanda meşhur bir hicivci olan Kaymakam Şair Eşref:
“Efendim, musluklar hariç her yer akıyor.” diye cevap verir.
Vermezse Tahir...
Mahir adlı çalışkan bir öğrenci, ünlü edebiyat öğretmeni Tahirü'l-Mevlevi’den zayıf not alır. Bunun üzerine tahtaya:
“Vermezse Tahir, ne yapsın Mahir?” cümlesini yazar. Hoca hiç altta kalır mı, yazıya şu sözü ekleyiverir:
"Çalışsa Mahir, esirger mi hiç Tahir?”
Galata Köprüsü'nün tamir edileceği haberi geldiğinde, Aktör Behzat Budak'a sorarlar:
"Köprüsüz kalırsak İstanbul'un hali ne olur? "
Budak:
"Ne olacak... " diye güler. "Bize benzer. Yani iki yakası bir araya gelmez."
Sayfa 111Kitabı okudu
İnsan, soyu ile hiçbir yere ulaşamaz.
Hayat, inanan ve salih ameller işleyenler dışında hiç kimsenin kazanamadığı bir oyundur......
~Aliya izzetbegoviç~
Sayfa 110 - ÇınaraltıKitabı okudu
Sabret Hanım...
Ebû Derdâ Hazretleri, yoksulluktan şikayet eden hanımına der ki: "Sabret hanım!.... Öyle bir yokuş çıkıyoruz ki, bunu ancak yükü hafif olanlar başaracaklar!...."
Sayfa 35 - ÇınaraltıKitabı okudu
Tolstoy'a "Nasıl mutlu oluyorsunuz? diye sorduklarında şöyle der: "Sahip olduğum şeylere sevinerek, sahip olmadıklarımı ise hiç düşünmeyerek."