Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kitab-ı Zuhur

Bülent Yıldız

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki."
Çünkü hakikat gözün görebileceği yakınlıkta, aklın eremediği uzaklıktadır Boyozcum. Ama görmeyince göz, katlanamıyor akıl bu ayrılığa. Akıl hep gözün görmesini istiyor. Göz görsün, gönüller hoş olsun, baştan çıksın istiyor akıl. Göz görmeyince akıl deliriyor anlıyor musun
Reklam
sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki.
"Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki. İnsan neden hislerinin katili olur Boyozcum? Hisler gidince geriye kalan nedir, ha nedir?"
Şöyle diyordu: insanın belli başlı iki günahı vardır. Biri sabırsızlık diğeri tembellik. Sabırsız oldukları için cennetten kovuldular, tembel oldukları için geri dönemiyorlar. Ama belki de sadece bir günahları var: sabırsızlık. Sabırsızlıklarından ötürü kovulmuşlardı, sabırsızlıklarından ötürü geri dönemiyorlar."
Sayfa 182Kitabı okudu
“Çocuğunu uyutan annenin ninnisindeki tazelik de hislerimle birlikte tarumar olmuş sanki Boyozcum. De ki kan kırmızı şarapla sulamışım içimdeki kimsesizliği. Kimsesizliğim öyle coşmuş ki akordu bozulmuş armonilerin sessizliğini dinliyor gibiyim. Yokluğum sanki hiçbir açısal değer taşımıyor da, iç acılarımla yaşıyorum. İç acılarımın toplamı hep eksi çıkıyor Boyozcum, sokak savaşı karmaşasındayım anlıyor musun? Bir şehrin akşam silueti yıkılıyor gözümün önünde peyderpey. Pencerelerim kış doluyor durup durup. Kışa kesiyorum hiç yoktan. Ya kopmaya çalışıyorum bilincimden ya da bilincim beni koparmaya çalışıyor kendinden. Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki. İnsan neden hislerinin katili olur Boyozcum? Hisler gidince geriye kalan nedir, ha nedir?”
Reklam
İnsanın kendini bilmesi bir yerde iyi ama kendini bilmek de bir şeyleri değiştirmiyor ne yazık ki!
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.