"Yaşam herkesin rolünün son derece belirli olduğu ve değişmez biçimde yorumlanması gereken romanlardaki gibi değil. Gerçek yaşamda değişiklikler var ve er geç her rolü oynamanın sırası geliyor. Bazen kurbansın, bazen kahraman. Sonra oyunbozan, kimi zaman figuran..
Ölümün her şeyden vazgeçen fedakar insanların yaşamına, tam da çok sevdikleri mesleklerini yaparken, şiddetle ve zorla girmekten nasıl bir zevk aldığını görmekten çok etkilenmişti.
Dünyada şunca sevimsiz insan varken, pek çok iğrenç insanın ölmesi ve gömülmesi yaşamalarından çok daha iyiyken, sen aşkım, neden bu kadar erken ölmek zorundaydın ki?
Yaşam herkesin rolünün son derece belirli olduğu ve değişmez biçimde yorumlanması gereken romanlardaki gibi değil. Gerçek yaşamda değişiklikler var ve er geç her rolü oynamanın sırası geliyor. Bazen kurbansın, bazen kahraman..
Aralarında dolaştığın insanlar ne denli önemli olurlarsa olsunlar, hatta isterlerse film yıldızı ya da bakan bile olabilirler, ne yüzlerini ne de adlarını anımsıyorsun. Sonuçta onları yalnızca belli belirsiz bir ayrıntı nedeniyle birbirlerinden ayırır hale geliyorsun.
+Yüzünde kocalarını mutlu etmesini bilen kadınların dinginliği vardı; böyle pek az kadın vardır, tam zamanında bunlardan biriyle karşılaştığı için çok şanslıydı. Akıllı Nora, arkadaş Nora, erkeğine aşık Nora, her şeyi anlayan ama hiçbir şey söylemeyen Nora.. Allah ondan razı olsun, o benim için kusursuzdu.