Kumandanın Aşığı Quotes
You can find Kumandanın Aşığı quotes, Kumandanın Aşığı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Şimdi, küçüklüğümde okuduğum bir kitapta kahramanın geleceği gördüğünü hatırlıyorum. O zaman babama bunun ne büyük bir yetenek olduğunu söylemiştim de bana başını sallamış, ve "Hayatın en güzel yanı kehanette bulunmamaktır", demişti. "Köşenin diğer yanında kimin ya da neyin bulunduğunu bilmemektir yaşama devam etmemizi sağlayan. Bir şeyi değiştirme yeteneğine sahip olmadan geleceği görmek..." Başını iki yana sallamış ve, "Büyük bir lanettir!" demişti...
Sayfa 291
"Sen bir Yahudisin," diye tekrarlıyor.
Umutsuz bir ses tonuyla, "Bunun önemi var mı?" diye sorarken
uzanıp koluna dokunuyorum. "Beş dakika öncesine kadar sevdiğini söylediğin aynı kadınım ben."
Sert bir hareketle kolunu geri çekiyor. "Hayır, beş dakika öncesine kadar sen Anna idin. Ama o yok artık."
Kumandan kendisini bir centilmen, bir müzik, sanat ve kültür adamı olarak görüyor. Onun çarpık düşüncesine göre, Reich'a hizmet etmek asil ve vatansever bir görev, Yahudi sorunu da uzaktan bakılıp hoş görülmesi gereken bir çirkinlik. O kendisini Wawel'de tecrit etmiş, bölgesini yukarılardan yönetiyor ve cinayetlerden uzak du ruyor. Onun oturduğu yerden baktığı getto, Yahudilerin yaşamak zorunda kaldığı bir mahalle sadece. Plaszów sadece bir çalışma kampi. Onun, Sachsenhausen'i bir cezaevi ve oradaki mahkûmları da cezalarını hak etmiş suçlular olarak görüp oradaki hizmetini de akladığından eminim. Masum insanların açlıktan ve hastalıktan öldüklerini, öldürüldüklerini görmemiş, görmek de istememiş bir adam o. Bugüne kadar bundan haberi yokmuş gibi yaşamış. Ama bugün Auschwitz'e gitmek zorunda kalıp oradaki gerçek vahşeti görünce çözülmüş ve dayanamayıp içki şişesine sarılmış. Bu durum beni, savaşın başından beri gördüğüm her şeyden çok dehşete düşürüyor.
İnsan derin sularda boğulmamaya çalışırken eline geçen her şeye tutunmak ister - ve tutunduğu dalın aslında güçlü akıntıda hiçbir işe yaramayacak bir kamış parçası olduğunu görmezden gelmeye çalışır.
"Bir süre sonra yalnızlığa alıştım ama aslında o beni hiç terk etmedi, garip bir acı olarak kaldı içimde. Bu yalnızlık sen gelene kadar böyle devam etti..."
İnsan derin sularda boğulmamaya çalışırken eline geçen her şeye tutunmak ister - ve tutunduğu dalın aslında güçlü akıntıda hiç bir işe yaramayacak bir kamış parçası olduğunu görmezden gelmeye çalışır.
Sayfa 139