Kur'an'daki Önemli Sözcük ve Kavramlar
Hakkı YılmazKur'an'daki Önemli Sözcük ve Kavramlar Hakkında
Kur'an'daki Önemli Sözcük ve Kavramlar konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.Hakkında
Kur`an, Allah`tan elçisi Muhammed`e (a.s) vahiy edilen kitabin özel adidir.
Kur`an her ne kadar ilk olarak Arap toplumuna hitap etmis olsa da, Kur`an muhatabi tüm insanlardir.
Allah, yarattigi insanlarla rahmeti, rizik vermesi; elçi/kitap göndermesiyle iletisim kurmaktadir. Insani, ayrica Kur`an`i anlayacak/kavrayacak potansiyel selim akil sahibi olarak donatmis; kimin iyilik/güzellik üretmede daha güzel isler yaptigini sinamak amaciyla, “sadece kendisine boyun egmek ve yeryüzüne egemen olmak, onu imar ederek yasarken yasatan uygarliklar kurmak” üzere var etmistir.
Ilahi mantigin ilahi nutku olan Kur`an ayetleri, kelimelerden olusmaktadir. Kur`an ayetleri, “insanin dogru yolu bulmasina alamet/gösterge olan cümlelerdir”.
Insan inancini yasar. Indirdigi dönemde, sirk toplumunu olusturan kisilerin günlük yasaminda kullandigi kelimeleri, Allah, “Tevhit inancini” anlatacagi Kur`an`a alirken, onlari tanimlamasi ve tarif etmesi gerekiyordu. Iste Yüce Allah, Kur`an`in en küçük yapi taslarini olusturan bu kilemeleri tanimlayarak, onlari “Kur`anlasan kavramlar” yapmistir. Aslinda Kur`an`i beseri mantiga sahip insanlara yorumlamak üzere biraksaydi, her yorum ayri bir din ve tarikat olurdu ki bu görünümde olanlar, Kur`an`i Kur`an Kur`anca degil; kendilerinegöre anlayip anlatan farkli mezhepleri olusturmuslardir.
Her tür bilinen-bilinmeyen, bireysel seytan iblis, örgütsel/kurumsal/küresel seytan tâgûtun ser ve saptirmasindan salim, muhlesin kullar olmak için, Bu dünya yasaminda Allah`tan baskasina boyun egmemek ve yeryüzüne yasarken yasatan uygarlik olusturmak üzere egemen olmak için, Ahirette Kuran`dan sorgulanirken basarili ve kurtulusa erenlerden olmak için her kisi, Kur`an`i, ilahi mantigi ve kendi bütünlügü içinde dogru anlamak durumundadir. Bu kitap, “Kur`an`daki Önemli Sözcük ve Kavramlari” Kur`an`i, Kur`an`dan Kur`anca anlamak isteyenlere, Allah`in kelimeleri “Tevhit inancina “ göre nasil tanimlamissa, o haliyle anlayip, “Kur`anlasan kavramlar” halinde sunan örnek bir çalismadir.
(Tanıtım Bülteninden)
Yazar: 
Hakkı Yılmaz
Türler:
Tahmini Okuma Süresi: 20 sa. 7 dk.Sayfa Sayısı: 710Basım Tarihi: 2017Yayınevi: Nergiz YayınlarıISBN: 9789756238622Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Benzer Kitaplar
Kitap İstatistikleri
Kitabın okur profili
Kadın% 20.0
Erkek% 80.0
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş
Yazar Hakkında
Hakkı YılmazYazar · 9 kitap
Arapça ve Kuran’ı İlkokula başlamadan önce öğrendi. 1961 yılında ilkokulu bitirdi. 1963 yılında Arapça ve Hafızlık Eğitimi almaya başladı. 1965 yılında Arapça bilenler arasından seçilerek tekâmül eğitimi için Alanya’ya gönderildi. !969 yılında İstanbul’da Arapça Tekâmül Kursunda hocalık yaptı. Bu arada dışarıdan İmam Hatip Lisesini bitirdi. Askerlik dönüşü Ticaretle uğraşmaya başladı. Bu süreçte fahri vaizlik, Arapça Öğretmenliği ve muhtelif araştırmalarla uğraştı. 1987 yılında ticareti tamamen bırakıp Kur’an İlimleriyle uğraşmaya başladı.
Kuran ve İlmi çalışmalarla uğraşan Hakkı Yılmaz evli ve çocuk babasıdır.
Kur'ân-ı Kerim'i Türkçeye tercüme faaliyeti, ilk defa Cumhuriyet'in ilk yıllarında Elmalılı Hamdi Yazır'ın kaleme aldığı mealle başlamıştır. Böylelikle Yüce Kitabımızı anlamak noktasındaki sıkıntılar hafiflemiş ve 20. asır insanının Kur'an ile arasındaki mesafe biraz daha kısalmıştır. Elmalılı meâli ile başlayan bu süreçte pek çok meâl daha kaleme alınmış, bu da Allah (c.c.) kelâmının, farklı bakış açılarıyla okunmasına katkı sağlamıştır. Fakat bu meâllerin hepsi, ya nüzûl sırasına göre veya bilinen tertîb üzere “sûre”ler esas alınarak hazırlanmıştır.
Tebyînü'l-Kur'ân adlı sıra dışı çalışmasıyla Kur'ân'ın anlaşmasına büyük katkılar sunan ve geniş kitleler tarafından beğeni ile takip edilen Hakkı Yılmaz'ın bu eseri ise Kur'ân'ın, iniş sırasına göre necm necm meâlini vermektedir. Necm, “bir kerede inen âyet grubu” demektir. Necm bir âyetten ibaret olabileceği gibi, onlarca, hatta yüzlerce âyetten de oluşmuş olabilir. Kur'ân 23 seneye yakın bir zaman diliminde toplumdaki olaylara, gelişmelere ve problemlere göre necm necm inmiştir. İşte bu meâl, necmlerin bir anlam bütünlüğü içinde bir araya getirilmesi sonucu oluşturulmuştur. Müellif bu çalışması ile Kur'ân-ı Kerim'i, ilk defa konu bütünlüğü içinde ele almış olup, Yüce Kitabımızın daha iyi anlaşılması hususunda farklı bir okuma biçimi sunmuştur.
Bu eser, “tefsîr” değil, “tebyîn”dir. Çünkü tefsîr sözcüğü, terim olarak “Kur’ân’ı, Yüce Allah’ın muradına delâlet etmesi yönünden beşerî takat oranında açıklamak” demektir. Tefsîr sözcüğünün kökü “açıklamak, örtülü şeyi açmak” anlamına gelen “fesr” sözcüğüdür. “Fesr” sözcüğünün tef’il babından mastarı olan “tefsîr” sözcüğü de bu anlama paralel olarak “iyice araştırmak, çok açıklamak” anlamında kullanılmaktadır. Bütün bunlar, tefsîr sözcüğünün filolojik olarak şu anlamlara delalet ettiğini göstermektedir: “Anlaşılmamış, kapalı, müşkil, müphem bir sözü, konuyu ya da meseleyi anlaşılır hâle getirmek.” Bu bilgilere göre “Kur’ân tefsiri” diye yazılan eserler, müellifleri böyle düşünmeseler de, Kur’ân’ın kapalı, müphem ve örtülü olduğunu peşinen kabul etmiş olmaktadırlar.
