Kürdistan Tarihi

Kolektif

Kürdistan Tarihi Gönderileri

Kürdistan Tarihi kitaplarını, Kürdistan Tarihi sözleri ve alıntılarını, Kürdistan Tarihi yazarlarını, Kürdistan Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölüm kusan darağaçları bile, nihai zafere olan inancımızı kıramaz.
Mustafa Hoşnav'ı idam sehpasına getirdiklerinde, cellatlara dönerek gururla şunları söylemişti :"Cellatlar, patronlarınıza söyleyin, benim kanım yerde kalmayacaktır. Ben, sizin gücünüze inanmıyorum... Ben, adımın benim yurttaşlarımca unutulmayacağını ve Kürdistan'ın mutluluğu ve yüceliği için yaşamını feda edenlerin adlarının yanında yer alacağını bildiğimden gururluyum. "
Reklam
Musul sorunu, kemalistlerin, Türkiye Kürtlerinin ulusal kurtuluş mücadelesini kılıç ve ateşle bastırdıkları bir sırada görüşülüyordu. Türkler artık, Kürtlerden ve onların sorunundan söz ederken tümüyle değişik bir ses tonu ile konuşuyorlardı. Türk basını, Türkiye'de Kürt ulusal meselesinin bulunmadığını, "Kürt meselesinin, İngiliz tarafından suni olarak yaratıldığını yazıyordu.
Herşeye karşın gerek galip-devletler, gerekse Kemalistler, Sevr koşullarına uymamanın yollarını bir şekilde bulmak zorundaydılar. Sözgelimi, Lozan'daki konferansta, Kürtlerin, Sevr anlaşmasında öngörülen bağımsızlıkları sözkonusu olunca, durum, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden bir telgrafla sorulmuştu. Mecliste Mustafa Kemal, bu konudaki görüşlerini dile getirmeleri için formel olarak Kürt sayılan mebuslara başvurdu. Bunu hemen, önceden hazırlanmış olduğu pek belli olan ve beklenen bir yanıt izledi. Erzurum'dan "Kürt" mebusu Hüseyin Avni Bey şöyle diyordu :"Bu ülke, Kürtlere ve Türklere aittir. Bu kürsüde konuşma hakkına yalnızca iki millet sahiptir :Kürt milleti ve Türk milleti... Bu çok iyi hazırlanmış oyuna, Kemal'in yakın silah arkadaşı İsmet İnönü de katılmıştı. Musul vilayetine ilişkin tartışmalardan birinde açıkça şöyle demişti :Türkiye, hükümet nezdinde eşit haklara sahip ve aynı ulusal haklardan yararlanan iki halka, Türkler ve Kürtlere aittir.
1915-1916 yıllarında, padişah fermanları uyarınca, Kürtlerin, savaş bölgelerinden Batı Anadolu'ya tehcirine ve iskanına başladılar, bu iskan sırasında 100 Türke 10 Kürt oranı esas alınmıştır. Savaş yılları zarfında 700 bin Kürt tehcire tabi tutulmuştur, bunların yarısı, açlıktan ve hastalıklardan (kolera, tifüs, benekli humma) yolda yetirmiştir. Kuzey ve Batı Kürdistan'ın birçok bölgesi insansız kaldı.
Türk katliamcılarına karşı Kürtlerin ve Ermenilerin dayanışma içinde olduklarını kanıtlayan olaylar çok fazladır, çok sayıda Ermeni Kürtlere sığınarak yaşamını kurtarmıştır. Örneğin dersim'de 20 bine yakın Ermeni gizlenmiştir.
Reklam
51 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.