Kürdistan Tarihi
KolektifSözler ve Alıntılar
Kürtlerin Araplaştırıldığına ilişkin iddialar pek inandırıcı değildir. Dil açısından bakarsak, Kürtlerin, bütün öteki dillerin nüfuzuna karşı bir bağışıklığı vardır.
Askerlik hizmeti, göçerlik sonucu kurulan sürekli temaslar, Kürtlerin iki dilli, bazan da çok dilli olmalarına yol açmıştı, ama kendi Kürt dillerini tam olarak korumuşlardır.
Sayfa 44
Kürdistan askeri ve Siyasal enerji açısından her zaman zengindi, kabına sığmazdı ve bu enerji, zaman zaman Kürt ülkesinin sınırları dışında da yaşama uygulanabiliyordu. Örnek olarak, iki Kürt hanedanına, yani Şeddadileri ve eyyubileri anmak mümkün.
Sayfa 63 - kolektif
Selahattin'in kurduğu devlet, bir Kürt devleti değildi, ama Eyyubi hanesinin idaresi, Kürt tarihinde kendi izlerini bırakmıştır. 1232 yılından 1460 yılına kadar Diyarbekir'de eyyubi soyundan yönetimler hüküm sürmüştür. "Şerefname" de bu yöneticiler, Hisn Keyf'in (Hasankeyf) egemenleri olarak adlandırılmaktadır ve bu kitabın beşinci bölümünü meydana getiren "Kürt hükümdarları üzerine" adlı bölümde onlara ayrılmıştır. Şerefhan Bidlisi'nin verdiği bilgilere göre, "Eyyubi soyunun muktedir sağ kolu, Mısır ve Suriye'de egemenliğini kesin olarak yitirince", 1263/64 yılından sonra iktidara geldiler. Eyyubi hanesinin torunları güç kullanarak Hisn Keyf'e yerleştiler, bir tarihçinin sözlerine göre Eyyub'un hanesinin bayrağındaki hilal kendi fethi ışınlarını Hasankeyf bölgelerine ve çevrelerine Saçmıştı ve çok geçmeden Hasankeyf'i fethetti.
Sayfa 65 - kolektif
15. Yüzyılın sonunda ve 16. Yüzyılın başında kürdistan
Şerefhan, akkoyunlu sultanlarının kürdistan 'da karşılaştıǧı direnci anlatırken, hakkari emiri izzeddin'in gönderdiǧi mektuptan satırlar aktarıyor : " Gurgil, amedîyê, Bay, ve suy Kalesi bizim elimizde bulunduǧu sürece, biz ( kürdler), sizden hiç korkmuyoruz, sizin çadırlarınız ise kürtlerin gözünde manda bokundan başka birşey deǧil."
Sayfa 74 - Yaklaşık 60 yıl hüküm süren zahid bey ibn izzeddin hakkari, kendi vilayetinde baǧımsız bir hükümdar gibi davrandı.Kitabı okudu
Daha iyi bir tabiri olan
Ünlü Rus dilbilimcisi, kafkasiyatçısı ve kürdologu N. Y. Marr haklı olarak Kürtleri "tarihin üvey evlatları" olarak tanımlanmıştır.
Sayfa 10
İslam Kürtler arasında yayılırken büyük güçlüklerle karşılaşmıştır. Kendi kendine yeten ve kendi olmayı başarmış ve kendi etnik-toplumsal öz-koruma mekanizmasını öğretmiş bir halka bir din dikte etmek girişimi, başarısızlığa mahkumdur. Çok kadim zamanlardan beri Kürt kadim inanışı Yezidiliğe bağlı olan Kürtler, tüm baskılara karşın Yezidiliğe bağlı kalmayı sürdürdüler, ama büyük bir bölümü İslam'ı kabul etmişti. Buna şaşırmamak gerek, öteki dünya dinleri gibi İslam'ı da çok büyük bir çekici gücü vardı. İslam dini, aşiret yasalarına, geleneklere ve geleneksel değerler sistemine saygılıydı. Ayrıca, gitgide daha da güç kazanmakta olan hakim bir ideolojinin kabulü, her zaman maksimum bir toplumsal-Siyasal konfor vaad etmiştir.
Sayfa 44