Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Kurt Kanunu
Kemal TahirYüksek Puanlı Kurt Kanunu Yorumları ve İncelemeleri
Yüksek Puanlı Kurt Kanunu sözleri ve alıntılarını, yüksek puanlı Kurt Kanunu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.410 üzerinden
312 syf.
10/10 puan verdi
Bir itiraf ile başlıyorum...Geçenlerde üşenmedim, takip ettiğim okur arkadaşlarımın hepsinin profilinden tek tek, hangi Kemal Tahir kitaplarını okumuş olduklarına bakıverdim ki bu benim için çok önemli bir detay... Ve ne yazık ki yarısından fazlasının henüz yazarla tanışıklığı bile olmadığını farkettim, kahroldum... (okunup da işaretlenmemiş olma
İlk Kemal Tahir kitabım. Diline ve dünyasına yabancı olsam da büyük bir ilgi ile okudum Kurt Kanunu'nu. Ve bitirdiğimde bir süre düşünmelere dalmaktan kendimi alamadım.
İzmir suikastı girişiminin konu edinildiği eserde ittihatçı sivil ve paşaların içine düştükleri ikilikler ve davadan kopuşlar çok çarpıcı tespitlerle ele alınıyor. Aynı yollarda yürümüş politikacılar, gün gelip de birbirlerine diş göstermeye başladığında yere düşeni yok etmekten çekinmiyorlar. Osmanlı bitmiş, halife gitmiş ve insanlar -politikacılar- güç kavgası içine düşmüş. Kendi grupları içinde liderlik yarışına soyunan kurtlar, eninde sonunda birbirlerinin canına kıymayı başarmış.
Tarihi bir konu üzerinden, özenle yaratılmış karakterler ile insanın yalnız kaldığında mutlu olduğunu hissedebilmesi için almak zorunda olduğu kararlar... Ne hassas bir iş!
İLERLEYEN YILLARDA BUGÜNLERİ KEMAL TAHİR BERRAKLIĞINDA ANLATABİLECEK, DOĞRU BİR ANALİZLE SORUNLARI ELE ALABİLECEK BİR AYDIN ÇIKACAK MI BU TOPRAKLARDAN?
Devlet Ana, Esir şehrin insanları üçlemesi ve Kurt kanunu dahil arka arkaya okuduğum üç Kemal Tahir romanından sonra cehaletime verin isterseniz ama şu kanaate vardım.Türkiye'de Kemal Tahir
Roman adını kurtların aç kaldıklarında bir daire etrafında saatlerce döndükten sonra ilk düşenin yenik sayılıp türdeşlerine yem olması şeklinde cereyan eden kurt dansından almaktadır. Kitap 1926 yılındaki Mustafa Kemal Atatürk’e yapılan ve başarısızlıkla sonuçlanan İzmir suikasti sonrasında kaçak duruma düşen karakol cemiyetinin kurucularından kara Kemal Bey’in suikast suçundan aranmasını konu alıyor. Ayrıca Kemal Tahir kitapta cumhuriyetçilerin ulusal kurtuluş savaşı’nda büyük yararlılık göstermiş olan İttihatçılarla hesaplaşmasını konu alıyor. Kemal Tahir kitapta İstiklal mahkemelerini ve cumhuriyetin ilk yıllarını eleştirirken kara Kemal Bey ağzından da ittihat ve terakki cemiyetinin özeleştirisini yapmıştır. İttihatçılar yorgun savaşçıdır ve kurtlukta düşeni yemek kanundur.
Kitaplığımda Tekin Yayınlarından olan baskısı var ve Kurt Kanunu deyince aklıma hemen kapağı gelir. Fes giymiş güneş gözlüklü bir kurt kafası...
Kemal Tahir'i büyük yazar yapan en önemli unsurlardan biri bence yaşadığı döneme göre korkusuzca doğru bildiklerini aktarması. Belki de bu yüzden kendi siyasal görüşüne yakın olanlar tarafından da eleştirilmiş.
Kurt Kanunu Kemal Tahir'in ne kadar büyük bir yazar olduğunu anlamak için okunması gereken kitapların bence başta gelenlerinden. Gerçi "Hangi kitabını okuyalım? diyenlere verebileceğim tek yanıt her zaman için "Hepsini" olacaktır.
Resmî tarihi reddeden, hem içerdiği tarihi, sosyal, ekonomik fikirlerle hem de olay örgüsüyle harika bir eser. Zaten Kemal Tahir okumak bambaşka bir histir fakat bu romanda Kara Kemal’i öyle benimsiyor ve merak ediyorsunuz eliniz hemen Google’a gidiyor kendisi hakkında detaylı bilgi edinmek için. Bildiğini anlatmaktan korkmayan cesur kalem Kemal Tahir’in bu eseri mutlaka okunmalıdır. Doğru bildikleriniz hakkında kafanızda soru işaretleri oluşacağına emin olabilirsiniz.
312 syf.
10/10 puan verdi
Yıl 1926... Ülke kasıp kavruluyor. Bir yanda Şeyh Sait isyanı bastırılmış, Takriri Sükun kanunu çıkarılmış ve toplum baskılanmış. Muhalefet, iktidar herkes gergin kurtlar sofrası kurulmuş.
Eski ittihatçılardan bir ekip bir İzmir Suikasti'nin planını yapmışlar ve planın geçerliliğini artırmak için ortaya bir de sözde lider sürmüşler: Küçük Efendi, Kara Kemal.
Kemal Tahir bu mükemmel eserinde ittihatçıların gözünden yeni rejime bakıyor ve iç hesaplaşmaları adeta bir panorama olarak okuyucularına sunuyor. Balkan savaşlarından, Halifeliği kaldırılmasına kadar devrin tüm siyasi olaylarını öyle ince işlemiş ki karakterler sanki kendi aralarında bir münazara yapıyor da biz dinliyor gibiyiz. Peki haklı kim, haksız kim? Buna karar verecek biri var mı?
Kemal Tahir, sorumluluk teması ekseninde siyasi olayları verirken de okuyucuyu soru yağmuruna tutuyor: Sorumluluk nedir, ne kadar geniş bir zamanı kapsar ve insan sorumluluktan kaçabilir mi?
Kurulan kurtlar sofrasında kurtlar boğuşmuş ve birileri düşmüş ve bu mücadeleyi kaybetmiştir. Unutulmamalıdır ki kurtlukta düşeni yemek kanundur.
Kemal Tahir eserleri, karakter diyalogları yoğun eserlerdir. Kurt Kanunu’nda da bu özellik devam ediyor. İzmir Suikastını konu eden romanın başa gelen karakterleri: Abdülkerim, Kara Kemal, Gurbet Hala, Emin Bey… İçlerinde yalnız Kara Kemal’in tarihte yaşamış bir kişi olduğunu biliyoruz, olay sürecindeki akıbeti de hüzünlü. Kara Kemal’in baskına uğradığı yeri İttihatçılık’tan arkadaşı diye tanıttığı Emin Bey’in evi olarak kurgulamış yazar. 1969’da yayınlanan böylesi bir eser için o yıllarda çok sınırlı bir kaynak söz konusudur ama yazar bize çok derinine olmasa da işin iç yüzü hakkında bir fikir sunuyor.
Cumhuriyetin kuruluş yıllarında İttihatçılar ve Kemalistlerin hesaplaşacakları kaçınılmazdı. Bu hesaplaşma, 3 yıl sonra, 1926 tarihinde İzmir suikastiyle vücut buldu. İttihatçıların daha çok perde arkasında kalan ama çok etkili liderlerinden Kara Kemal ve gazeteci öldürmekle maruf komitacı Abdülkerim çerçevesinde dönen suikast girişimini konu alıyor.
İttihat terakkiyi, İzmir süikasti günlerini, kurunun yanında yaşında yandığı, devran döndükten sonra eski idarecilerin kendini ve eski politikalarını sorguladığı, içerik yönünden tarih sevenlere oldukça hitap eden bir kitap. o yılların havasını biraz olsun solumak için de birebir.
Kurtlukta, düşeni yemek kanundur.
Eser İzmir suikastini konu ediniyor. İlk bölümde Abdülkerim Bey'in gözünden suikast öncesi hazırlıkları falan okuyoruz. Plan program ne varsa anlatıyor. Yalnız bu beyimiz oldukça da çapkın. Sen git suikast için plan proje kur diğer yandan da kadın da kadın diye dolaş dur. Aman neyse bizi orası alakadar etmiyor. Suikasti yapanlar sağlam kişiler olarak görünmesi için Kara Kemal Bey'i de işin içine katıyorlar. Oysa garibanın bir şeyden haberi yok. Tabii suikast ellerinde patlıyor ve amaçlarına ulasamiyorlar. Sonrasında tam bir curcuna söz konusu. Etekleri tutuşan çapkın beyimiz Abdülkerim ve Kara Kemal saklanacak yer falan derken o bölümler epey hareketli geçiyor. Tansiyon her daim yüksek.
Ben kitabi çok severek okudum. Dönemin olaylarını güzel anlatmış #kemaltahir . Kitapta oldukça argo kelimeler var. O yüzden belli bir yaş grubu üzeri okursa daha iyi olur.
#parlakmeltemkitapligi #edebiyat #kitapsevgisi #türkedebiyatı
312 syf.
10/10 puan verdi
Kurt Kanunu, okunduktan sonra kendinize "okumak için neden bu kadar geç kaldım?" sorusunu sorduran bir kitap. Bir başyapıt. Kemal Tahir'in eşsiz zeka ve kurgusuyla, tarihi, siyaseti, edebiyatı bünyesinde barındırıp harmanlayan bir dönem romanı...
Kitap hakkında detaylı incelemeyi internet sitelerinde ve bloklarda çokça bulabilirsiniz. Benim söyleyebileceğim sadece kitabın dilinin akıcı olduğu ve okurken hiç sıkkınlık vermediği. Yayınevi basımı da hatasız. Detaylara fazla inmeyeceğim. Yalnız sevgili okur, kitabın bir roman olduğunu ve yansıttığı tarihi bilgilerin doğruluğu noktasında araştırma yapmanızı, kanaat getirdikten sonra bilgi olarak kabul etmenizi nacizane tavsiye ederim. Kitabı sadece "dini" kitap okuyup başka da bir şey okumayanlar hariç herkese tavsiye ederim. Muhakkak okunacaklar listesine eklenmeli.
Dünü ve bugünü anlamak için eşsiz olan bu eseri, ben ne söylersem söyleyeyim anlatamayacağım. Sadece okuyanlar anlar. Sözü uzatmadan meraklılarına şimdiden keyifli okumalar diliyorum. Esen kalın.