Kurtarıcı Öğütler kitabını bir kişiye hediye etmek istiyorum.
Katılmak için iletiyi paylaşmanız yeterlidir.
Haftaya cuma kime hediye edeceğimi açıklayacağım, en çok ihtiyacı olan kardeşim kimse kitap onun olsun inşallah.
....🌷
Ya Allah!
Bizleri, uzuvlarına murakabenin büyük bağlarını bağladığın, içlerine müşahedenin inceliklerini yerleştirdiklerinden eyle; (onlar ki) ibadette ayakta ve otururlarken kendilerine Rakib'in (her şeyi gözetleyen ve koruyan senin) dostluğuna yaklaşmakla utangaçlıklarından başlarını eğmiş, alınlarını secdeye koymuş, tevazularının aşırılığından yumuşak yanaklarını kapında yaymışlar da, kendilerine rahmetinle arzuların en umulanını vermişsin.
Efendiler!
Allah [celle celâluhû] korkusundan nefis muhasebesi doğar (nefsin sigaya çekilmesi). Nefis muhasebesin den de murakabe meydana gelir (nefsin yaptıklarını kontrol etmek). Murakabeden de, Allah ile daimi meşguliyet ortaya çıkar. Devrimizdeki insanlardan kendisine en fazla imrenilecek kişi, vaktinin değerini bilen, dilini tutan, vazifesine devam eden ve salihler den olan mümindir.
Rivâyete göre Allah Teâlâ Hz. Musa'ya [aleyhisselâm] şöyle buyurmuş:
"Ey Musa! Benim hazinemde olmayanlarla bana yaklaş." Hz. Musa, "Aman ya Rab, sen âlemlerin Rabbisin. Hangi şey senin hazi nelerinde noksan olabilir?" diye sordu. Bunun üzeri ne Cenab-ı Hak, "Ya Musa! Bilmiş ol ki benim hazinelerim, büyüklük, kahır ve galebe (başkalarına üstün gelmek), celal ve ceberut ile doludur. Öyle ise sen bana bunların zıtları olan alçak gönüllülük, kalp kırıklığı ve miskinlik sıfatlarıyla yaklaş. Ben, benden korktuklan için kalpleri kırık, mahzun olanların yanındayımdır. Ya Musa, bana yakınlık peydahlamış olanlar, şu vasıflardan daha yüce vasıfla yaklaşamamışlardır."
Kim Allah'a teveccüh eder, O'ndan hoşnut olursa, Allah da onu kendinden taraf, razı ve hoşnut kılar.
يَا أَيَّتُهَا النَّفْسُ الْمُطْمَئِنَّةُ ارْجِعِي إِلَى رَبِّكِ رَاضِيَةً مَرْضِيَّةٌ
"Ey itminana ermiş ruh, dön Rabbine; sen O'ndan razı, O senden razı olarak." (Fecr, 89/27-28)
Dünyada iken Allah'a [celle celâluhû] dönüş yapanın, ahirette Allah'a dönüşü, onun huzuruna varışı elbette bir hoşnutluk dönüşü olur da isteksiz, zoraki bir dönüş olmaz.
Arif, sözü gönül pasını silen, susması da kötülüğü defedendir. O, ehline iyiliği emreder, kötülük ve kötülüğün yapılmasından da onları nehyeder, sakındırır.
Varlığımız gecesine -ya Allah- seni tanıma güneşini doğur. Gözlerimizin ufkunu hikmetinin beyanıyla nurlandır. Süslerimizin göğünü muhabbetinin yıldızlarıyla ziynettendir. İşlerimizi fiilinde tüket. Kusurlarımızı cömertliğinde yitir, irademizi iradenle saflaştır.
Bizleri -Allah'ım-her makamda sana kul, sana karşı kulluk vazifelerini yerine getirenler, senin ilahlığınla baş başa, senin rububiyetinle meşgul olanlardan eyle. Senin hakkında (bizleri) kınayanlardan korkmayız. Senin üzerine başka sevgili tercih etmeyiz.
Bizleri -Allah'ım- hoşnut olduğunla hoşnut eyle. İndirilen hükümlerde bizlere rıfk eyle. Semadan yere inen rahmetten bizi de hissedar kıl. Bizleri, sevginde tamamen veya (hiç değilse) kısmen yok eyle.