Sivil halkın katılımıyla İlk Kuvayı Milliye örgütü ve ilk Kuvayi Milliye Askeri Birliği kuruldu, Kuvayı Milliye Birliği 'nin adına "Yiğit Ordusu" adı verildi.
Türk'ün onuru ve gururu ve yeteneği çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir ulus tutsak yaşamaktansa yok olsun, daha iyi. Bu nedenle ya bağımsızlık, ya ölüm.
Nutuk
Bir gün sonra dipçik, tüfek ve tokatla Yunan bayraklarını indirtti. Bir camide halka seslendi "Haydi silah başına! Bugün ne bir hükümet ne de bir devlet kalmıştır! Devlet de, hükümet de sizsiniz" dedi.
"Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
mezardan çıkmanın vaktidir! Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri, Sakarya'da, İnönü'nde, Afyon'dakiler Dumlupınar'dakiler de elbet
ve de Aydın'da, Antep'te vurulup düşenler, siz toprak altında ulu köklerimizsiniz yatarsınız al kanlar içinde.
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
siz toprak altında derin uykudayken düşmanı çağırdılar,
satıldık, uyanın!
Biz toprak üstünde derin uykulardayız, kalkıp uyandırın bizi!
uyandırın bizi!
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
mezardan çıkmanın vaktidir!"
Süper güçlerin emperyalist hedefleri hiçbir zaman kesintiye uğramaz. Süper güçlerin özellikle Ortadoğu'daki yayıl. maci ve paylaşımcı politikaları daha da akılcı ve etkin olarak sürüyor.
21.yüzyılın 19. yılını yaşıyoruz. Emperyalist politikalar, ülkeleri askeri işgallerle değil, özellikle ekonomik ve kültürel alanlarda etkin politikalar uygulayarak fethetmeye çalışıyorlar. Süper güçler, kendi ulusal çıkarlarına ulaşabilmek için her türlü yola başvuruyorlar. Bu konularda hizmete hazır işbirlikçileri de, ne yazık ki zorlanmadan buluyorlar... Bugün vatanın parçalanmasını isteyenler var. Türkiye bir bakıma eski yöntemlerle değil, ekonomik, kültürel ve toplumsal önlemlerle ele geçirilmeye çalışılıyor.
Milli mücadelenin sonunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti nin uyguladığı ve başarılı sonuçlar aldığı planlı ekonomik kalkınma modeli çoktan terk edildi. Üretim ekonomisi yerine, kapitalizmin öngördüğü tüketim ekonomisi Cumhuriyeti'nin uyguladığı ve başarılı sonuçlar aldığı planlı geçerli kılınıyor. Ülkenin kaynakları milli çıkarlar doğrultusunda değil, dış kaynaklı kapitalist yöntemler doğrultusunda Milli Mücadele'nin sonunda kurulan Türkiye adeta peşkeş çekiliyor.
Birinci Meclis'i oluşturan milletvekilleri taş bina içinde okul sıralarında oturuyor, gaz lambalarının ışığında çalışı- yor, bir kazanda pişen bulgur pilavı ile karın doyuruyorlardı. Onlar Ankara'ya yurdun dört bir yanından seçilerek gelen yurtseverlerdi. Hiçbirisi buraya maaş, ihale ve iş takibi için gelmemişlerdi. Zaten ne maaşları doğru düzgün veriliyordu, ne de ihale vardı o zamanlar... Konfor ve caka peşinde de değillerdi. Tek bir amaçta birleşiyorlardı: Vatanı kurtarmak, tam bağımsız bir Türk Devleti kurmak.