“Mahşer değil, mah ve şer. Birbirinden farklı şeyler. Yeni bir dövme yaptırmak istiyorum, ikimizi temsil eden.”
“Anlamı ne peki?”
“Mah, ay demek. Gökteki kamer demek, güzellik demek... Sen demek.”
“Gelmeyeyim diyorum, çıkarayım aklımdan diyorum, yeminler ediyorum ama yine senin karşında bitiyorum. Söylesene… En çok sen sığmışken içime, benden bile çok ben olmuşken içimde, ettiğim hangi yemin beni senden caydırabilir ki?”