"Orada her şey saygı ve sevgiye dayanıyordu, insanlar manen birbirine bağlıydı. Burada ise her şey maddi, hem de en rezil şekilde maddiydi. Sefaletin tek ölçülü paraydı, yalnızca para."
Halbuki azizenin gözlerinde giz vardı, akıl almaz harikalar ve sonsuz yaşam sunuyordu bunlar. Martin Eden bu gözlerdeki ruhun bir an içinde çakıp sönen aydınlıklarını gördü; aynı zamanda kendi ruhunun aydınlıklarını da.
Yaşanmış günler yaşanacak günlerin içinde erir, saatlerin günün içinde, haftaların ayların içinde eridiği gibi. Harcanmış günlerden insana kalan yalnızca yaşadıklarıdır.
"Gerçekten büyük şairlerin her dizesi, güzel gerçeklerle doludur ve insanlığın yüce, asil olan tarafına değinir. Onların hiçbir dizesi atılamaz; bu, dünyayı fakirleştirmek olur."