(Spoiler)
Hayatımın stresli bir döneminde sığınıp okuduğum bir kitap. Ferdinand'ın hissettiği mecburiyetten ötürü çaresiz kalışını, sanki kendim o durumdaymışım gibi hissettim. Karısı Paula'nın onu ikna etmeye çalışmasına rağmen içindeki mecburiyet hissini bir türlü yenemeyişi, sürekli ikilem arasında gidip gelişi çok güzel anlatılmış.
Karısının son ana kadar trene binmemesi için onu vazgeçirmeye, ona özgür olduğunu söylemeye çalışması ama işe yaramayınca Ferdinand'ın tren ile gidişini izlemesi üzücüydü.
Sınırı geçip savaştan yaralı dönen askerleri gördükten sonra kendi sonunun da o trenden indirilen ve yanında kimsesi olmayan sedyedeki asker gibi olmaması için ona yük olan mecburiyet hissini yıkmayı seçtiği yerde ben de rahatladım.
Eve döndüğünde de karısının; Ferdinand'ın çizdiği resimleri, Ferdinand'a yakın hissetmek için yattığı odaya taşıdığını görünce hem üzüldüm hem de Ferdinand doğru kararı verip Paula'nın yanına döndüğü ve özgürlüğü seçtiği için sevindim.