Ulemadan Bir Jöntürk

Mehmet Ubeydullah Efendi

Ömer Hakan Özalp

Mehmet Ubeydullah Efendi Sözleri ve Alıntıları

Mehmet Ubeydullah Efendi sözleri ve alıntılarını, Mehmet Ubeydullah Efendi kitap alıntılarını, Mehmet Ubeydullah Efendi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nâzikçe kovmasını
–Neyzen Tevfik :Hocam, Hazreti Adem’le Hazreti Havva’nın nikâhlarını hangi imam kıydı? –Ubeydullah Efendi :Davetliler arasında değildim, bilmiyorum. – Peki, Adem’le Havva cennetten niye kovuldular? – Bir münasebetsizlik etmişlerdir. – Ne gibi? Ubeydullah Efendi dayanamaz: – Sizin bu akşam yaptığınız gibi. – Peki, acaba nasıl kovuldular? – Defol…Yoksa sana haddini bildiririm şimdi! Neyzen, ardından bastonunu sallayarak koşan Ubeydullah Efendi ile arayı açtıktan sonra durup seslenmiş: – Böyle nazikçe kovmasını biliyordun da, benimle ne diye bir saat uğraştın üstat?
Sayfa 570 - Dergah Yayınevi 1.baskı
Yüzde On :)
Meşrutiyet'ten sonra gazetelerden biri, mebuslardan yüzde doksanının eşek olduğunu yazmış.O zaman İzmir mebusu olan Ubeydullah efendi bir gün Meclis'e gidince herkesi telaş içinde bulmuş.Kimi gazeteciyi keselim, kimi asalım diyor.Ubeydullah efendi kayıtsız duruyordu.Sordular niçin kızmıyorsun.Ubeydullah efendi : Ben insan olarak yüzde on zümresine dahilim.Kızmak, kendisini yüzde doksanlık zümreden saymak demektir.
Sayfa 568 - Dergah Yayınevi 1.baskı
Reklam
Mahrumiyet ve İnsan
Geçen yetmiş senelik hayatımdan çok memnunum. Hayatım birçok gürültü ve sadmelerle geçti.Hayat heyecandan ibaret ise, diyebilirim ki, yetmiş senelik hayatımı teşkil eden gürültüler hep heyecandan ibarettir. Ben de işte bu sebepten dolayı hayatımdan memnunum. İstibdat'ın takibatı sayesinde (!) Paris, İngiltere ve Amerika'yı gördüm.Altı defa hacca gittim.Afganistan ve İran da dolaştım. Bulunduğum memleketlerde maişet sıkıntısı çektim. Bundan asla müşteki değilim. Çünkü maişet sıkıntısı beni memnun eder. Hele bir çıkmaza girersem, bundan nasıl kurtulacağımı düşünmek benim için bir heyecan teşkil eder.Hatta Abdülhak Hamid der ki bu : Herkes aç kalacağım diye korkar, Ubeydullah ise aç kalmıyorum diye şikayet eder. Filhakika öyledir. Ben, hayatta mahrumiyetten şikayet edenlere kızarım. Çünkü mahrumiyet bence aranıp da bulunmayan bir şeydir İnsanı mahrumiyet kadar terbiye eden bir unsuru var mıdır? Çünkü, mahrumiyet insana sabır ve tahammülü talim eder. Sabır ve tahammül de insana nefsine galip gelmeyi öğretir.
Sayfa 303 - Dergah Yayınevi 1.baskı
Gavurluk öğrenecekler
Bir gün mecliste tutuculuğu ile tanınmış bir adam "Ben gençlerimizin Avrupa'ya gönderilmelerine taraftar değilim.Çocuklarımız oralarda dinlerini kaybedip gavurluk öğrenecekler.Ubeydullah Efendi : Bırakınız efendim Allah aşkına" Bu çocuklar gavurluk öğrenmeyecek olduktan sonra ne diye Avrupa'ya öğrenime gitsinler.
Sayfa 570 - Dergah Yayınevi 1.baskı
Yarım Nazırlık :)
İttihadcılar iktidara geldiğinde Ticaret ve Nafia Nezareti'ni ikiye böldü.Ticaret Nezareti ve Nafia Nezareti olarak.Ubeydullah efendi'ye bir dostu efendi yapa yapa bunu mu buldunuz.Ubeydullah : Vallahi ben de bunu merak ettim, soruşturdum.Efendim bunun hikmeti şu imiş.Bir nezaret idare edecek adam bulamamışlar.Bir makama da iki nazır tayin edilemeyeceğine göre yarımşar nazırlık birer makam olsun diye Ticaret ve Nafia Nezareti'ni ikiye bölmüşler.
Dergah Yayınevi 1.baskı
Nasıl olur da imparatorluk on yıl da bu hale geldi.
Hemen herkes nasıl olur da imparatorluk on yıl içinde bu hale gelir diyordu. Ubeydullah Efendi:Abdülhamid döneminde bu harap hükümetin çarkını ihtiyar ve tecrübeli devlet adamları ağır ağır, büyük bir dikkat ve özenle, yavaş yavaş çeviriyorlardı.Değirmen de böylece ağır aksak, iyi kötü işleyip gidiyordu.Meşrutiyet ilan edilince hırslı ve ateşli gençler işbaşına geçtiler.Hevesli ve dinç katanalar gibi onu öyle hevesli, öyle hırslı ve öyle hızlı çevirmeye başladılar ki az zamanda değirmen darmadağın oldu
Sayfa 569 - Dergah Yayınevi 1.baskı