Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Metal Fırtına 2 - Kurtuluş

Burak Turna

Metal Fırtına 2 - Kurtuluş Sözleri ve Alıntıları

Metal Fırtına 2 - Kurtuluş sözleri ve alıntılarını, Metal Fırtına 2 - Kurtuluş kitap alıntılarını, Metal Fırtına 2 - Kurtuluş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aziz Şehitlerimiz:(
"Komutanım..." "Sus Hakan, seni burada bırakamazdım. Kalkıp gelmem gerektiğini hissettim, senden sonra telefonu kapatır kapatmaz yola çıktık." "Komutanım, kendimi çok garip hissediyorum." "Ben de Hakan. Karşımızda aynı silahlara sahip bizden üç kat kalabalık bir düşman var." "Birazdan karşı karşıya geleceğiz komutanım. Sadece süngülerimiz ve bedenlerimiz." "Yüzyıllar öncesindeki gibi." "Evet komutanım." "Artık konuşma. Vazifelerini yerine getir ve helalleşelim. Nedense içim çok rahat." "Benim de komutanım." "Buradaki şehitlerin ruhu bizi yalnız bırakmaz." "Sanki... Sanki burada gibiler."
Sayfa 197Kitabı okudu
"Kahretsin D−Day, beni izletiyorsun değil mi?" "Michael, bunu yapmayacağımı mı sanıyordun, en önce senin güvenliğin için." "Sakın bana MiT'in de işin içinde olduğunu söyleme." "Hayır, henüz değiller ve büyük ihtimalle de olmayacaklar ama Türklerin kurduğu bir gizli örgüte bu dosyayı aktarmayı düşünüyorum. Kendilerine Gri Takım diyorlar. Bunların bazılarını tespit ettik, bunlardan birisine dosyayı vereceğim. Bunu yapmak zorundayız. Amerikalıların kolay iş çevirmesini istemiyorum ve eğer bu bir dövüş olacaksa adil bir dövüş olmalı, hah hah ha!" "Gri Takım mı? Kim bu adamlar, garip bir isim." "Milliyetçi bir Türk yer altı örgütü. Bu konuda fazla bilgi de yok zaten. Aslına bakılırsa sıradan bir yeraltı örgütü ama yurtdışı kolları zamanında çok genişmiş. Şimdi yurtdışında pek az ajanları var, birisi Gökhan Birdağ diye orta yaşlı bir ajan. Fransa'da Frank Consal takma ismiyle hayatını sürdürüyor. Dosyayı buna vermeyi düşünüyorum, Türkiye'ye dönüp bu dosyayı bir yerlere ulaştırmasını istiyoruz."
Reklam
Ertesi Gece... Tracy, Michael Hermann'la tanıştıktan kısa bir süre sonra adamın inanılmaz bir alkolik olduğunu fark etti, oysa dosyasında bu yazmıyordu. Alkolikler asla iyi birer bilgi kaynağı olamazdı. Bu kadar ayrıntılı tanıtılan bir insanın en önemli özelliğinin atlanmış olması derin şüpheler uyandırdı Tracy'de. Nasıl bir dünyaya adım atmaya başladığını hissedebiliyordu; paranoyalar ve tehditlerle dolu bir dünyanın tam kenarında, hatta biraz da içindeydi. Eğer hayatını kurtarabilirse bir daha asla bu tür işlere bulaşmayacağına dair söz verdi kendine.
Sayfa 216Kitabı okudu
Yine tam belli olmayan başka noktalardan 106 mm geri tepmesiz top atışı yapıldı. Bu mermiler bir iki tanka isabet etmişti. Daha sonra havan sesleri duyuldu. General Smith tümbunları birer birer not alıyordu. Aslına bakılırsa hayli düzenli bir ordunun vereceği cevaplan veriyordu düşman. Arap olmadıklarını, kendilerine getirilen cesetlerden anlamıştı. Bazı Arapların da şimdi ölüler arasında olduğu söyleniyordu, ama esas çatışmayı sürükleyen bu yabancı askerlerdi. Rus olup olmadıklarını düşündü ama, Ruslar neden bu kadar azimli savaşsınlar ki, diye geçirdi içinden. Aslında düşünmek istemediği diğer olasılık, bu adamların Türk olmasıydı ki gitgide bu fikre doğru yaklaşıyordu. Karşısında Türk askerleri vardı ve çok hazırlıklıydılar. Nasıl olmuştu da bu kadar ani ve gizli bir operasyonu önceden haber alıp bu kadar geniş bir teşkilatı hazırlayabilmişlerdi?
Sayfa 182Kitabı okudu
Metal Fırtına operasyonu sonrasında Amerika'da çok şey değişmiş, yıllardır resmi kurumlara nüfuz etmek için elinden geleni yapan Sir Eli'nin liderliğindeki bir örgüt olağanüstü yollarla iktidar olmuştu. Kutsal Topraklara yapılan saldırı esnasında da Sir Eli ile gerekli temaslar kurulmuş ve büyük bir medya operasyonu başlatılmıştı. Bu medya operasyonu sayesinde Amerikan kamuoyundaki savaş karşıtlığı neredeyse sıfıra düşmüştü, İran'ın da denkleme dahil olması sayesinde Stillson hükümeti için neredeyse savaşın sınırı kalmamıştı.
Karar vermek üzereydi, basitçe işlerini bitirmesi yeterliydi. Sürünerek diğer askerlerin yanına geldi. Hepsi atmaca gibi hazırdaydılar. Astsubay Rafet, Can Asteğmen'in yanına geldi. "Komutanım, bu askerlerin atış kabiliyetleri çok yüksek. Bunlar normal asker olamaz. îyi de siper alıyorlar, yoksa şimdiye kadar çoktan vurmuş olurduk teker teker onları."
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
Kahve candır be;)
"Kahretsin, böylesine aptalca bir konuda Mert, böyle bir konuda takılıp kalıyoruz. Sanırım imkânsız bir görevimiz var." "Saçmalama Deniz. Elbette birisini seçeceğiz. Ben bir çay hazırlayayım. Kafam çalışmaz çay içmeden. Sen de ister misin?" "Evet, lütfen. O içmiyor mu?" Tracy bu arada resimlere bakıyordu. "Hayır, kahveden başka hiçbir şey içmez. Bu alışkanlığından vazgeçirmeye çalışıyorum onu ama başaramadım henüz."
Sayfa 213Kitabı okudu
"Sizi buraya getirme nedenimiz... Aslında biz bazı Türk askerlerini kaçırmayı düşünüyorduk, sizinle karşılaşınca madem elimizde hazır bir tane var, o zaman onu alalım dedik. Yani burada bulunmanız tamamen tesadüf." Selçuk yine boş gözlerle baktı ona. "Neden Türk askeri kaçırmak istiyordunuz?" dedi, sesi zor çıkıyordu. Ağzı ölesiye kuruydu. "Doğrusunu söylemek gerekirse, denemek istediğimiz bazı şeyler var ve bunları en iyi bir Türk askeri üzerinde deneyebileceğimizi düşündük."
Ankara 2005 Barkın Çağlayan, yağmurun topraktan söküp aldığı kokuyu derin derin içine çekti. Beton binaların arasından fışkıran yeşillik adalarının en güzel yanı, suya kavuştukları zaman çıkan koku nedeniyle, insanı gündelik hayatın boğuculuğundan kurtarmasıydı.
Sayfa 104Kitabı okudu
Kartal ya kartal
Mert de Selçuk'u gördü. Aslanım, diye geçirdi içinden. Az önce saldırdığı yere baktı. Gerçekten de fazla bir şey kalmamıştı geriye. Hareket eden kimse görünmüyordu. Bilimsel Araştırma Merkezi'ne çevirdi helikopteri veroketleri ardı ardına yollamaya başladı. Patlamalar, hepsinin yere yatmasına neden oldu.
Sayfa 244Kitabı okudu
131 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.