Metal Fırtına 2 - Kurtuluş

Burak Turna

Metal Fırtına 2 - Kurtuluş Sözleri ve Alıntıları

Metal Fırtına 2 - Kurtuluş sözleri ve alıntılarını, Metal Fırtına 2 - Kurtuluş kitap alıntılarını, Metal Fırtına 2 - Kurtuluş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
On kadar Amerikalı asker, yavaş yavaş roketlerin düştüğü alana doğru ilerlemeye başladı. Zırhlı araçlar biraz açıklarındaydı. Korkunç bir karmaşa vardı etrafta. Biraz ilerilerinde kum içine gömülmüş insan bedenleri gördüler. Roketler işe yaramış olmalıydı. Ayrıca etrafa saçılan küçük bombacıklara basmamaya gayret ediyorlardı. Patlamamış bombalar her an birilerinin canına mal olabilirdi.
Sayfa 173Kitabı okudu
"Türk askerini hemen Amerika'ya bekliyoruz. Bu arada sizden esas istediğimiz büyük av hakkında ne yapmayı planlıyorsunuz?" "Bilmiyorum, bilmiyorum. Çok büyük bir şey istiyorsunuz benden." "Evet, senden çok büyük bir şey istiyoruz ama bunun karşılığının yüz milyon dolar olduğunu biliyorsun. Paralı askeri birimlere şimdiye kadar ödenen en büyük rakam bu."
Reklam
Ankara 2005 Barkın Çağlayan, yağmurun topraktan söküp aldığı kokuyu derin derin içine çekti. Beton binaların arasından fışkıran yeşillik adalarının en güzel yanı, suya kavuştukları zaman çıkan koku nedeniyle, insanı gündelik hayatın boğuculuğundan kurtarmasıydı.
Sayfa 104Kitabı okudu
Patlamalar gitgide şiddetleniyordu. Amerikan savaş gemilerinden atılan uzun menzilli seyir füzeleri yerden çok alçakta uçarak Suudi Krallığının içlerine doğru mermi hızıyla kaybolup gidiyordu. Halk korku ve panik içindeydi. Komuta ve kontrol merkezi, Metal Fırtına operasyonu sırasındaki yoğunluğu tekrar yaşamaya başlamıştı. Askerler birkaç ay önceki çekilme nedeniyle gergin ve sinirliydi. Hedeflerin hızla yok edilmesi gerektiğini biliyorlardı.
"Peki bırakalım istersen bu konuları da bana görevi anlat." "Abdullah Gül ve bürokratlar..." "Devam et." "Amerika'ya gelmişlerdi biliyorsun. Daha sonra Washington'dan götürülürken yolda birileri tarafından kaçırıldılar ve kimse onları kimin kaçırdığını bilmiyor."
Sayfa 210Kitabı okudu
Mert neye uğradığını şaşırmıştı. Konuşamıyordu. Bu nasıl bir şey diye düşündü ve aklına onlarca kötü senaryo geldi. "Şaşırman çok doğal. Kurt bana senin küçük dilini yutabileceğini söyledi. Umarım böyle bir durum yoktur." "Ama nasıl..." Mert hiçbir şey demeden karşısındaki kadının ela gözlerinin içine bakıyordu.
Sayfa 206Kitabı okudu
Reklam
115 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.