#artemisaşkına İsme aldanmayın millet! Bir #polisiye #gerilim hikayesi! Benim gibi çılgın okurlar için korkulacak bir şey yok ama bazıları fena korkabilir Ama başta ister istemez paranormal şeyler mi dönüyor, diye düşünmedim değil. Hatta kitabın son sayfalarına kadar bocaladım. Yazarlar -iki yazar tarafından yazıldı- okuru şaşırtmayı, tuzağa düşürmeyi iyi biliyor. Kitabın sonuna doğru FBI ajanına gelen mektubun içeriğini de çok merak ettim. Neyseki serinin 2 ve 3. Kitapları çıkmış.
Konuya bayılacak birçoğunuz Tanınmış, sevilen bir gazete muhabiri evlilik yıldönümünde karısı evde değilken, kimliği belirli kişi tarafından öldürülüyor. Olay yerinden kaçarken de karısına saldırıyor ve bunu tüm apartman komşuları görüyor.
İnanın bana basit bir intikam ya da hırsızlık vakası değil! Çünkü saldırgan bir süre önce intihar ederek ölmüş, üstelik defalarca karısını taciz etmeye kalkışmış komşusu! Evet, güvenlik kam. Teyit ediyor.
Daha bitmedi! Öldürülen gazetecinin evinde hiçbir iz yok, duvarda kanla yazılmış yazı ve cesedin ağzında bulunan tuhaf bir voodo malzemesi var Ayin mayin aklıms Şafak Sezer'in meşhur repliği geldiği için gülme geldi tabi.
Hadi bakalım sonraki bombayı da bırakıp sizi perişan edeyim Bir sonraki cinayetin faili kim biliyor musunuz? Tamam, söylüyorum: Öldürülen gazeteci!
Yoksa bu bir ZOMBİ cinayeti mi?
Epope, dehşet ve ibretle tavsiye eder!
