Mezbaha No. 5
Kurt VonnegutMezbaha No. 5 Sözleri ve Alıntıları
Mezbaha No. 5 sözleri ve alıntılarını, Mezbaha No. 5 kitap alıntılarını, Mezbaha No. 5 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İNSAN KENDİNDEN NEFRET EDERSE BAŞKALARINI DA SEVEMEZ.
Oğullarıma hangi koşullarda olursa olsun kıyımlara katılmaya hakları olmadığını, düşmanlarının öldürüldüğü haberinin onlara ne hoşnutluk ne de herhangi bir sevinç sağlaması gerektiğini anlattım.
Yok edici araçlar yapan şirketler hesabına çalışmamalarını ve bu tür araçlara ihtiyacımız olduğunu söyleyenlerden nefret ettiklerini göstermelerini de kabul ettirdim.
Sayfa 23
Bu hikâyede dikkati çeken karakterler, dramatik karşılaşmalar yok gibi. Çünkü insanların hepsi öyle hasta ve ölçüsüz güçler elinde cansız birer kukla olmaya öylesine mahkumdu ki. Kısacası, savaşın başlıca sonuçlarından biri de, insanlarda değerli kişilikleri olduğunu gösterme isteğini yok etmesiydi.
Sayfa 189
«Hasta ne durumda?» diye sordu Derby'ye.
«Dünyadaki olaylardan kopuk.»
«Ama ölü değil umarım?» «Hayır.»
«Ne özlenecek durum! Canlı kabul edilip hiç bir şey duymamak!»
Sayfa 125
Zor zamanları görmezlikten gelmek ve hoş anların tadını çıkarmak...
TANRI BANA DEĞİŞTİREMEYECEĞİM ŞEYLERİ KABUL ETME RAHATLIĞINI MÜMKÜN OLANLARI DEĞİŞTİRME CESARETİNİ VE BUNLARI HER ZAMAN BİRBİRİNDEN AYIRMA BİLGELİĞİNİ BAĞIŞLASIN.
Genelde öğretilen: Yürü be aslanım/ İyi olmuş gavurlara...
Oğullarıma hangi koşullarda olursa olsun kıyımlara katılmaya hakları olmadığını, düşmanlarının öldürüldüğü haberinin onlara ne hoşnutluk ne de herhangi bir sevinç sağlaması gerektiğini anlattım.
Yok edici araçlar yapan şirketler hesabına çalışmamalarını ve bu tür araçlara ihtiyacımız olduğunu söyleyenlerden nefret ettiklerini göstermelerini de kabul ettirdim.
Babam, yıllar önce doğal bir ölümle öbür dünyaya göçtü. Hayat bu! Tatlı adamdı. Ve de bir ateşli silahlar tutkunuydu. Bana tabancalarını miras bıraktı. Barış içinde paslansınlar.
Sayfa 241
“Haşlanmış bedenleri Dresden’de görmüştü Billy. ‘Bu haşlanmış kızların ağabeyleriyle babaları tarafından katledilen insanların bedensel yağlarından üretilen mumlarla, bir esir kampında geceleyin önümü görmeye çalıştım. Dünyalılar Evren’in canavarları olmalılar!’ “
Sayfa 106 - BillyKitabı okudu
acımasız olduklarını keşfetmek amacıyla, Hıristiyanlık konusunda mümkünse ciddi bir inceleme yapmak istiyordu. Sorunun büyük bölümünün incil'de kafayı boşu boşuna dolduran yoğun bilgiden geldiği sonucuna varmıştı. Onun görüşüne göre, incil'deki öğretinin amacı, insanlara birçok şeyle birlikte büyük bir acıma duygusu aşılamaktı, en yoksullara ve en talihsizlere karşı bile.
Ama aslında,incil'inmesajı şöyleydi:
HERHANGİ BİRİNİ ÖLDÜRMEDEN ÖNCE, ONUN ÖNEMLİ YERLERDE ARKASI OLUP OLMADİĞİNİİYİCEÖĞRENİN.Hayat bu.
Sayfa 128
Savaştan en büyük hararetle nefret edenler, gerçekten en iyi savaşmış olanlardı.
Sayfa 10
Dresden Katliamı
“Bir katliamdan sonra her şeyin sessiz olması gerekir ve hep de öyle olur zaten, bir tek kuşlar hariç. Peki ya kuşlar ne der? Bir katliam için söylenebilecek ne varsa onu tabii ki. ‘Cik-cik-cicik?’ gibi şeyler yani.”
Kitap çok kısa, karışık ve dağınık, Sam; çünkü bir kıyım hakkında aklı başında hiç bir şey söylenemez. Herkesin bir daha hiç bir şeyi arzulamamak ya da herhangi bir şey söylememek için öldüğü sanılır. Bir kıyımın ertesinde her şeyin sakin olması gereklidir; öyledir de gerçekten, kuşların dışında.
Peki, o zaman kuşlar ne der? Bir kıyım hakkında ne denebilirse, «cik-cik-cik» gibisinden bir şey mi?»
Bana toplama kamplarından, Almanların ölü Yahudilerin yağıyla nasıl mum ve sabun yaptıklarından ve bununla ilgili şeylerden söz etti.
Ona tek söyleyebileceğim şuydu: «Biliyorum. Biliyorum. Biliyorum.» ikinci Dünya Savaşı hiç kuşkusuz herkesi katılaştırmıştı.